Sisler içinde uzanan görkemli kaleler, göz alıcı yeşil vadiler, Shakespeare’in dizelerine ilham veren şehirler ve sanatın kalbinin attığı caddeler… İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda ülkelerinin oluşturduğu Birleşik Krallık, muhteşem doğal güzelliklere ve enfes kültürel zenginliklere ev sahipliği yapan bir coğrafya. Kalabalık ama sakin atmosferi, modern şehir görüntüleri, Orta Çağ’dan günümüze dek uzanan tarihi yapıları ve gelenekleriyle hayranlık uyandıran Birleşik Krallık, Avrupa’nın en popüler ve gözde turizm destinasyonlarından biri. İşte bu büyüleyici coğrafyada keşfetmeniz gereken, sizi zamanda yolculuğa çıkaracak ya da modern yaşamın enerjisini hissettirecek unutulmaz duraklar!
Birleşik Krallık’ta Görmeniz Gereken 10 Yer

Birleşik Krallık, tarihi kalelerden mistik göllere, canlı metropollerden nefes kesen doğal manzaralara uzanan bir keşif haritası sunuyor. Zamanda yolculuğa çıkmak, doğayla bütünleşmek ve bölgenin kültürel zenginliklerini keşfetmek için bu 10 büyüleyici noktayı gezilecek yerler listenize eklemeye hazır olun!
Londra

Londra, Birleşik Krallık’ın en çok turist çeken şehirlerinden biri. İngiltere’nin başkenti olan bu şehir; moda, sanat ve eğitim gibi alanlarda dünya çapında ön plana çıkıyor. Hareketli sokakları, ikonik kırmızı telefon kulübeleri ve zengin kültürel dokusuyla büyüleyici bir atmosfere sahip olan Londra’da gezilecek yerler arasında tarihi Londra Kulesi, dev dönme dolap London Eye, saat kulesinin içindeki ünlü çan Big Ben ve ihtişamlı Buckingham Sarayı bulunuyor.
Giant’s Causeway

Efsanelerle çevrili, doğanın ustalıkla hayat verdiği doğal bir harika olan Giant’s Causeway, sizi evrenin cömertliğine bir kez daha hayran olmaya davet ediyor. Kuzey İrlanda’nın kuzey kıyısında konumlanan bu büyüleyici bölge, volkanik lavların soğuyarak oluşturduğu yaklaşık 40.000 bazalt sütunu ile adeta başka bir gezegene ait gibi görünüyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu doğa harikası, yalnızca jeolojik bir oluşum değil, aynı zamanda Kelt mitolojisinin en büyüleyici hikayelerine de ev sahipliği yapıyor. Giant’s Causeway, yalnızca doğaseverler için değil, fotoğrafçılar ve macera tutkunları için de macera dolu bir deneyimin kapılarını aralıyor.
Oxford
Dünyanın en köklü ve prestijli üniversitelerinden biri olan Oxford Üniversitesi’ne ev sahipliği yapan Oxford, İngiltere’nin güneydoğusunda yer alıyor. Kültürel ve tarihi zenginlikleriyle ülkenin en etkileyici turistik noktalarından biri olarak öne çıkan bu şehirde; 1987 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren Blenheim Sarayı (Oxford’un yakınındaki Woodstock kasabasında), Avrupa’nın en eski kütüphanelerinden biri olan Bodleian Kütüphanesi, huzur dolu yürüyüş rotalarından Thames Path mutlaka görmeniz gereken rotalar arasında yer alıyor. Ayrıca Oxford University Museum of Natural History ve 1669 yılında açılan görkemli Sheldonian Tiyatrosu gibi önemli durakları da keşfedebilirsiniz.
Liverpool

Gotik ve Viktoryen mimarinin eşsiz bir birleşimini sunan Liverpool, İngiltere’nin en sevilen şehirlerinden biri. Zengin tarihi ve kültürel mirasıyla dikkat çeken bu liman kenti, dünyaca ünlü Albert Dock, Beatles hayranlarının vazgeçilmez durağı The Beatles Story, görkemli Liverpool Katedrali ile beğeni topluyor. Ayrıca, denizcilik tarihine ışık tutan Merseyside Maritime Museum, şehrin geçmişini yansıtan etkileyici koleksiyonlara ev sahipliği yapan Museum of Liverpool ve sanatseverler için büyüleyici bir durak olan Walker Art Gallery ile ziyaretçilerini kendine çekiyor. Hem tarihi atmosferi hem de canlı kültürel sahnesiyle Liverpool, karmaşadan uzak, keyifli bir seyahat rotası arayanlar için ideal bir destinasyon.
Edinburgh

İskoçya’nın başkenti Edinburgh, taş sokakları ve sisler içinde yükselen kaleleriyle adeta geçmişi günümüze taşıyan bir destinasyon. Masal diyarlarını andıran bu şehir, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle her köşesinde farklı bir hikaye anlatıyor. Edinburgh Kalesi, şehrin siluetini taçlandırıyor ve Royal Mile boyunca yapılan bir yürüyüş, konuklarını Orta Çağ atmosferine davet ediyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Eski Şehir Bölgesi, gotik mimarisi ve dar sokaklarıyla büyüleyici bir keşif rotası sunuyor. Arthur’s Seat tepesi, şehrin en güzel manzaralarını izlemek isteyenler için doğayla iç içe bir kaçış noktası rolü üstleniyor.
Glasgow

İskoçya’nın en büyük şehri olarak dikkat çeken Glasgow, sanatı, müziği ve dinamik ritmiyle gezginlerin favori rotaları arasında yer alıyor. Sanat dolu ruhu her köşesinde hissedilen bu şehir, hem tarihi hem de modern dokusuyla büyülüyor. Kelvingrove Sanat Galerisi ve Müzesi, sadece muhteşem koleksiyonlarıyla değil, aynı zamanda nefes kesen mimarisiyle de göz kamaştırıyor. Şehrin en eski yapılarından biri olan Glasgow Katedrali, gotik mimarinin zarif bir örneği olarak yükselirken, Glasgow’un renkli gece hayatı bu şehri keşfetmeyi çok daha keyifli hale getiriyor.
Belfast

Kuzey İrlanda’nın başkenti olan Belfast, geçmişin izlerini günümüze taşıyan nostaljik sokakları, göz alıcı mimarisi ve kültürel zenginliğiyle keşfetmeye değer bir rota. Şehrin en ikonik duraklarından Titanic Belfast, geçmişin sanayi mirasını ve gemicilik tarihini büyüleyici bir şekilde gözler önüne seriyor. Belfast Kalesi, görkemli yapısıyla nefes kesen manzaralara tanıklık etme olanağı sağlıyor. Belfast, tarih ve doğanın kusursuz bir dengede buluştuğu, özel bir destinasyon.
Cambridge
Akademik mirası, nostaljik sokakları ve zarif mimarisiyle Cambridge, yalnızca bir üniversite şehri değil; aynı zamanda tarihiyle büyüleyen, sanatı ve doğayı kusursuz bir şekilde harmanlayan bir destinasyon. İngiltere’nin güneydoğusunda konumlanan bu büyüleyici şehir, dünyanın en prestijli eğitim kurumlarından biri olan Cambridge Üniversitesi’ne ev sahipliği yapıyor. Gotik ihtişamıyla göz kamaştıran King’s College Şapeli, şehrin en ikonik yapılarından biri ve nehir kıyısında uzanan yemyeşil The Backs, huzurlu yürüyüşler için eşsiz bir manzara sunuyor. Sanat ve bilim meraklıları için Fitzwilliam Müzesi, Avrupa’nın en köklü koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapıyor.
Bath

Zamanda bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız? İngiltere’nin güneybatısında konumlanan Bath, Romalıların izlerini taşıyan antik hamamları, zarif Georgian mimarisi ve kültürel dokusuyla büyüleyici bir atmosfere ev sahipliği yapıyor. Adını, şifalı kaplıcalarından alan bu şehir, yüzyıllardır huzur ve dinlenme arayanların kaçış noktası rolünü üstlenmiş. Roma Hamamları, 2000 yılı aşkın geçmişiyle hala zamana meydan okurken, ihtişamlı Bath Abbey, şehrin siluetine hakim olan muhteşem bir gotik yapı olarak gökyüzüne yükseliyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu şehir, yalnızca tarihi zenginlikleriyle değil, aynı zamanda doğal kaplıcaları ve spa merkezleriyle de bir hayli ünlü.
Lake District
İngiltere’nin kuzeybatısında konumlanan Lake District, doğanın tüm ihtişamını sunan ve ruhu dinlendiren bir rota. Göller, yemyeşil vadiler ve görkemli dağlarla çevrili bu muhteşem doğa harikası, yürüyüşçüler, doğa tutkunları ve edebiyat severler için adeta bir cennet niteliği taşıyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Lake District, doğanın kalbinde sakinlik arayanlar için mükemmel bir kaçış noktası. Sabahın ilk ışıklarında pusla örtülü göller, gün batımında altın tonlarına bürünen tepeler ve her köşede konuklarını karşılayan doğanın huzur veren sesi bu rotayı unutulmaz kılıyor.
Eğer siz de bu harika coğrafyayı keşfetme hayalleri kuruyorsanız İngiltere uçak bileti fırsatlarına göz atarak seyahat planlarınız için ilk adımı atabilirsiniz. Şimdi valizinizi toplayıp yola çıkma vakti.