Moskova, Rusya’nın pek çok bakımdan merkezi olduğu gibi, Neo-Klasik heykelleri, havuzlu parkları, tarihi mimariye sahip binaları, etkileyici dini yapıları ile sanat, kültür ve tarih meraklıları için cezbedici özellikler taşıyan bir kent. İhtişamlı ve parıltılı bir yaşamın, dolayısı ile gösterişin eksik olmadığı Moskova’yı bir masal diyarına çeviren yapılar, çoğunla kent merkezindeki Kızıl Meydan çevresinde toplanıyor.
Moskova’yı Masal Diyarına Çeviren Mimari Yapılar
1. Kremlin Sarayı
Kremlin Sarayı, altın kubbeleri, kilise ve sarayları, anıtları, rezidansları ve toplantı salonlarıyla büyük bir yapı topluluğu. Moskova’ya yüksek bir tepeden bakan ve kırmızı duvarlarla çevrili 20 kuleli devasa bir kale olan saray, tarih boyunca kentin dini merkezi olmuş. Günümüzde ise cumhurbaşkanlığı sarayı olarak kullanılıyor. Moskova’nın kurulduğu 1147’de inşa edilen ve 1918’de gelen komünist rejime değin Çarlık Rusyası’nın kraliyet sarayı olarak kullanılan Kremlin’de, Kraliyet Mezarlığı, Hz. Meryem’in Göğe Yükseliş Kilisesi, Bildiri Kilisesi, Çan Kuleleri Kompleksi ve Devlet Mücevher Fonu Müzesi bulunuyor. Son olarak saray o kadar büyük ki, hepsini gezmenin imkânı ve izni yok.
2. Aziz Vasil Katedrali
Aziz Vasil Katedrali, 1552’de Moğollara karşı kazanılan zaferin anısına inşa edilmiş ve hem ülkesinin hem de Moskova’nın sembolü haline gelmiş muazzam bir yapı. Çoğunlukla Kremlin Sarayı ile karıştırılsa da, aslında rengârenk kubbeleri, masalsı atmosferi, aşırı görkemli ve renkli dokusu ile şehirde yer alan pek çok diğer görkemli katedralden belirgin bir biçimde ayrılıyor. Tıpkı Avrupa kentlerindeki güzel yapılar için anlatılagelen söylenti, Aziz Vasil için de yaygın. İtalyan mimarın tekrar aynı güzellikte bir yapı tasarlayamaması için kör edildiği söylenen katedralin, farklı şekilde tasarlanan sekiz kubbesi, sekiz ayrı zaferi simgeliyor. Som altın olan kubbelerin en uzunu ise yaklaşık 65 metre yüksekliğe sahip. Kilise günümüzde müze olarak kullanılıyor.
3. Kurtarıcı İsa Katedrali
Kurtarıcı İsa Katedrali, beyaz cephesi, altın varak kubbeleri ile, dünyanın en uzun Ortodoks kilisesi olma unvanına sahip. Savaşın ardından inşasına yeniden başlanan ve 2000’de tamamlanan altın kubbeli katedral, Kropotkinskaya bölgesinde yer alıyor. 1872’de Napoleon’a karşı kazanılan zaferin anısına yapılan katedral, Bizans mimarisinin etkisiyle inşa edilmiş. Kurtarıcı İsa Katedrali, Rusya’da halka bağışlanan ilk katedral olma özelliğini de taşıyor.
Moskova’ya nasıl gidilir
Moskova-Türkiye arasında direkt uçuş seferleri bulunuyor. İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan Türk Hava Yolları, Aeroflot Rus Havayolları ve Transaero Havayolları ile Sheremetyevo Havalimanı‘na; İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan ise Pegasus Havayolları Domodedovo Havalimanı‘na uçabilirsiniz. Moskova’ya masalsı bir ziyaret gerçekleştirmek için tek yapmanız gereken bir Moskova uçak bileti almak.