Uçak Bileti

Bütün insanlığın ortak mirası olarak kabul gören evrensel değerlere sahip kültürel ve doğal varlıkları dünyaya tanıtmak, toplumda söz konusu evrensel mirasa sahip çıkacak bilinci oluşturmak ve çeşitli nedenlerle tahrip olan, yok olan kültürel ve doğal değerlerin korunması için gerekli işbirliğini oluşturmak amacıyla, 17 Ekim-21 Kasım 1972 tarihleri arasında Paris’te toplanan Konferansta, 16 Kasım 1972 tarihinde Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme kabul edildi.

175’ten fazla ülke bir araya gelerek UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü) antlaşmasını imzaladı. Bu anlaşma ile UNESCO tarafından belirlenen kültürel ve doğal varlıklar Dünya Mirasları listesine alınarak gelecek nesillere aktarılması planlandı.

Bütün insanlığın ortak mirası olarak kabul edilen evrensel değerlere sahip kültürel ve doğal varlıkları dünyaya tanıtmak, toplumda söz konusu evrensel mirasa sahip çıkacak bilinci oluşturmak ve çeşitli sebeplerle bozulan, yok olan kültürel ve doğal değerlerin yaşatılması için gerekli işbirliğini sağlamandı.

UNESCO Dünya Mirası Listesi: İlk Kabul Edilen Yerler

1. Yellowstone Milli Parkı, ABD

UNESCO-Dunya-Mirasi-Listesi

Yellowstone Millî Parkı ABD’nin Idaho, Montana ve Wyoming eyaletlerinde yer alıyor. 1 Mart 1872’de Devlet Başkanı Ulysses S. Grant’ın imzasıyla ABD’nin ve dünyanın ilk ulusal parkı olmuştur.

Mobil Uygulama

2010’da 3.7 milyon ziyaretçi sayısıyla 2009 yılının 3.2 milyon olan ziyaretçi sayısını aşarak rekor kırdı. Yellowstone Ulusal Parkı’nın geniş doğal ormanı yaklaşık 9.000 km²’lik alanı kaplamaktadır; parkın %96’sı Wyoming, %3’ü Montana ve %1’i Idaho sınırlarında.

Yellowstone, 10 binden fazla oluşumu ile dünyanın bilinen jeotermal olgularının yarısını içeriyor. Ayrıca dünyanın en büyük gayzer topluluğu da (300’den fazla gayzerle dünya gayzerlerinin üçte ikisi) yine burada bulunuyor. 1978’de dünya mirası olarak kabul edildi.

Tarihte ilan edilen ilk milli park olma özelliğini taşımaktadır. Milli parkın büyüklüğü yaklaşık olarak 8 bin 987 kilometre kare. Amerika’nın Idaho, Wyoming ve Montana eyaletlerinin kesiştiği yerde bulunur. Özellikle içinde bulunan çok büyük gayzerleri ile tanınır. Dünyadaki sıcak su kaynaklarının yarısı burada bulunur ve sayıları 10 binden fazla.

2. L’Anse aux Meadows Milli Tarih Siti, Kanada

lanse-aux-meadows

1960 yılında bulunan L’Anse aux Meadows, vikinglerin Grönland dışında Kuzey Amerika’da bulunan tek yerleşim yeridir. Burası, Kolomb Öncesi Okyanus Ötesi Temas teorisinin bilimsel kamuoyunda kabul edilen tek örneğidir.

1003 yıllarında Leif Ericson tarafından Vinland’da kurulmaya çalışılan koloniyle bağı olduğu düşünülmektedir. L’Anse aux Meadows 1978 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası Sit Alanı ilan edilmiştir.

L’Anse aux Meadows, (Denizanası Koyu) Kanada’nın Newfoundland ve Labrador eyaletinde bulunan Newfoundland Adası’nın kuzeyindeki arkeolojik kazı yeridir.

3. Tarihi Krakow Şehri, Polonya

krakow-old-town

Polonya’nın en eski ve en büyük üç şehrinden biridir. 2004 nüfusuna göre 780.000 (yakın topluluklarla birlikte 1,4 milyon) kişi yaşamaktadır. Dünyanın en eski alışveriş merkezlerinden biri olan Sukiennice (Kumaş Pazarı), bu kentte yer almaktadır.

Tarihî şehir, Vistül Irmağı’nın Wawel Tepesi’nin ayağında Küçük Polonya’nın (Malopolska) güneyinde kalıyor. Küçük Polonya Voyvodası’nın 1999 yılından bu yana beri başkentidir.

Kraków, geleneksel olarak ülkenin bilim, kültür ve sanat merkezi olmuştur. Polonya eski krallarının oturdukları, eski başkent olması ve birçok tarihi sahneye tanık olmasından dolayı Polonya’nın kalbi olarak da söz edilmektedir.

Turna’nın birçok havayolu ile özel fırsat anlaşmaları bulunuyor. Belli dönemlerde yapılan özel kampanyaları kaçırmayın. En ucuz Polonya uçak bileti için turna uçak bileti sayfasını takip edin.

4. Nahanni Milli Parkı, Kanada

Nahanni-milli-parki

Parktan geçen Nahanni Nehri, parkta bulunan kanyonların içinden geçerek oradaki şelaleden aşağı akar. 90 metre yüksekliğindeki bu şelale, çevresindeki yüksek dağlar ve balta girmemiş ladin ormanları ile çok güzel bir manzaraya sahiptir.

Nahanni Milli Parkı, Kanada’nın Kuzeybatı Toprakları’nda bulunan bir milli parktır. Park 30 bin km2 alan kaplar ve Mackenzie Dağları üzerinde yer alır.

Bu bölge kutup tundrası ile soğuk kuzey ormanları arasında yer aldığı için çok zengin bir doğal yaşamı vardır. Parkta çok çeşitli kuş ve balık türü yaşar. Ayrıca kurt ve boz ayı ve karibu gibi nadir bulunan memelilere ve nadir bulunan bir orkide türüne ev sahipliği yapar.

5. Lalibela’daki Dağa Oyulmuş Kiliseler, Etiyopya

Lalibela-Kilise

Kral Lalibela meleklerden aldığı yardımla bu şehri yapmıştır. Bir efsaneye göre 12. yüzyıl, Zagne Hanedan’lığı zamanında bir prens doğar. Annesi bir gün prensin beşiğinin arılar ile kaplanmış olduğunu görür.

Bunu prensin gelecekteki başarısına dair iyi bir işaret olduğunu düşünür ve arılar hükümdarlığını tanıyor anlamına gelen “Lalibela” diye bağırır. O tarihten itibaren prensin doğduğu şehir Lalibela olarak anılır.

Başka bir efsane ise Kral Lalibela’nın krallığının mirası olarak Lalibela’da yer altındaki volkanik taşlari oydurtarak kiliseler yaptırdığı yönündedir.

Kilisenin monolitik yapıda olması o dönemde insanların bu yapıları nasıl yapıldığı sorusunu sorduruyor. Bu kiliseler ortodoks kiliseleridir. Kilise ile ilgili büyük iddia ise Adsum katedrali altında yani Lalibela’da ahit sandığının saklandığıdır.

En uygun Etiyopya uçak bileti için turna.com sayfasını ziyaret edin. Gelişmiş arama teknolojisi, güvenli ödeme, komisyonsuz alışveriş, kesintisiz iade garantisi ve daha fazla turna.com sayfalarında.

6. Gorée Adası, Senegal

Goree-Adasi

Gorée Adası, Senegal’in Dakar şehrinin 19 idari bölgesinden birisi. Gorée Adası köle ticaretinde çok önemli bir yere sahipti çünkü Afrika’nın içlerine kadar uzanan yolların ve nehirlerin kesişim noktasında yer alıyordu.

Gorée’de Cap-Vert yarımadasına bakan küçük bir liman var. Uzunluğu 900 metre genişliği ise 350 metre. Neredeyse içme suyundan yoksun olan Gorée’de avrupalılar gelmeden önce yerleşim yoktu, Portekizliler 1450 yılında küçük bir taş kilise (St Charls Kilisesi) inşa etmiş ve ada mezarlık olarak kullanılmaya başlanmış. Gorée Fransızlar için Afrika kıyılarının giriş noktası oldu.

Köleler adadaki mahzenlerde tutulur ve gelen gemilerle gönderilirlerdi. Ada günümüzde köle ticaretinin dehşetinin gözler önüne serilmesi için, turizme açılmış ve kölelerin saklandığı mahzenler, yemek yedikleri kaplar, bileklerine takılan prangalar gibi şeyler sergilenmektedir.

1848 yılında Fransa’da köleliğin kalkmasının ardınan ada köle ticaretindeki rolünü kaybederek deniz güvenliği için ileri bir karakol olarak kullanılmaya başlandı.

7. Tarihi Quito Şehri, Ekvador

Quito-Ekvador

Quito, Güney Amerika’nın kuzeydoğusundaki Ekvador’un başkenti. Şehrin yüksekliği 2 bin 500 metredir ve bu onu dünyadaki ikinci en yüksekte yer alan başkent yapar.

1534 yılında yerli halkın İspanya’ya karşı direnişi devam ederken, 15 Ağustos günü Francisco Pizarro San Francisco de Quito’yu kurdu. 6 Aralık 1534’te şehir, Rumiñahui’yı yakalayan ve organize bütün direnişleri sona erdiren Sebastián de Benalcázar önderliğindeki 204 yerleşimci tarafından resmen kurulmuştur.

1809 yılında, yaklaşık 300 yıllık İspanya sömürgesinden sonra, Quito yaklaşık 10 bin yerleşimcinin yaşadığı bir şehirdi. 10 Ağustos 1809’da İspanya’dan bağımsızlığı kazanmak için bir hareketlilik başladı. O gün, hükümet için bir plan hazırlandı.

Juan Pío Montúfar başkan olurken, diğer önemli insanlar hükümette değişik pozisyonlara geldi. 2 Ağustos 1810 yılında bu ilk hareket, İspanyol askerlerinin Lima, Peru’dan gelip ayaklanmanın öncü liderleriyle birlikte yaklaşık 200 yerleşimcinin öldürülmesiyle yenilgiye uğradı.

8. Mesa Verde Milli Parkı, ABD

Mesa-Verde

ABD’nin Colorado eyaletinde bulunan bir milli parktır. Mesa Verde Milli Parkı‘nda Pueblo halkı tarafından yüksek bir vadiye inşa edilen bir köyün kalıntıları yer alır.

Mesa Verde adı İspanyolca Yeşil Masa anlamına gelir. Bu adı o bölgede yetişen çam ve ardıç ağaçlarından kaynaklanır. Parkta bir müzenin, bir sarayın ve vadi duvarı üzerinde yer alan evlerin kalıntıları yer alır.

Cliff Palace, Parktaki en büyük kaya evi. 150 odası, buna ilave olarak da 75’den fazla açık alanı bulunmaktadır. Döneminde 100-120 arası insanın burada yaşadığı tahmin edilmektedir.

9. Galapagos Adaları, Ekvador

Galapagos-Adalari

Büyük Okyanusun doğusunda Ekvador’a bağlı olan Galapagos Adaları, Colon Takımadaları olarak da bilinir. Uzak ve izole bir konumda olan adalar, Güney Amerika kıtasının yaklaşık 1000 km batısında yer alır. Galapagos takımadaları toplam 50 bin km² yüzölçüme sahiptir.

Üst üste binmiş lav akıntılarından oluşan Galapagos Adalarındaki bir bölümü hala etkinliğini sürdüren çok sayıda yanardağ vardır. Yüksek yanardağlar, kraterler ve yarlar, adanın sarp ve engelli yapısını daha da belirginleştirir.

Charles Darwin, evrim kuramı çalışmasına esin kaynağı olan gözlemlerini bu adalardan bazılarında yapmıştır. Volkanik bir yapıya sahip olan ada, içerisinde kendine özgü birçok biyolojik tür bulunuyor.

10. Simien Dağları Milli Parkı, Etiyopya

Simien-Daglari

Simien Dağları, Etiyopya’nın kuzeyinde bulunan dağlardır. Bu bölgedeki milli park, UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde yer alıyor. Simien Dağları, Afrika’da kar yağışının gözlemlenebildiği nadir yerlerden biridir. Dağların arasında vadiler ve dik uçurumlar çok bulunuyor. Simien, Amharca kuzey anlamına geliyor.

11. Aachen Katedrali, Almanya

Aachen-Katedrali-Almanya

Aachen Katedrali, veya İmpreyal Katedral Almanya’nın batısındaki Aachen bölgesinde yer alan Katolik katedrali. Kuzey Avrupa’nın bilinen en eski katedrali. Orta çağlarda Azize Meryem Kilsesi olarak anılıyordu.

Şarlman’ın Frenk İmparatorluğu’nun başkenti olarak bilinen bugünün Aachen’i, Almanya’nın Hollanda (Hollandalıların Aken olarak bildiği) ve Belçika (Aix-la-Chapelle olarak bilinen) ile buluşma noktasında bulunmaktadır.

12. Wieliczka Tuz Madeni, Polonya

Wieliczka Tuz Madeni’nin en önemli özelliği dünyanın en eski tuz madenlerinden biri olması. Polonya’nın Krakow kenti yakınlarında bulunan bir tuz madeni. O kadar ki maden tarih öncesi çağlardan beri kullanılmış. Maden 1996 yılında düşük tuz fiyatları ve madendeki bir çökme nedeni ile kapatılmış.

Madenin tavanı 327 metre yüksekliğinde. En dipteki yeri ise 300 km derinlikte. Ancak ziyaretçilerin gezebildiği yol 3.5 km uzunluğunda. Burada tam 2 bin 40 tane oda ve bu odaları birbirine bağlayan 200 tane koridor sıralanıyor. Yeryüzünün en derininde bulunan bu kilisede tuzdan yapılma dev avizeler, duvara oyulmuş üç boyutlu tablolar, tuza oyulmuş heykeller (aslen Polonyalı olan Papa II. John Paul, Goethe, Mikolaj Kopernik vs…) görülebiliyor.

Heykellerin bir kısmı ve şamdanlar tuzdan yapılmış. Şamdanlarda kullanılan tuz cam gibi görünecek şekilde oyulmuştur. Ziyaretçi yolunun sonunda ise bir katedral yer alır. Ayrıca madende bir yeraltı gölü, tahta şapeller ve tuz madenciliğinin tarihini anlatan bir müze bulunuyor.

Otobüs Bileti

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here