Başlıkta üstünkörü kelimesini kullanmamın sebebi, Brezilya’nın ciddi anlamda çok büyük oluşu. Hindistan’ın iki-üç katı olması boyutunu tam olarak tarif etmeme yetmediyse belki de neredeyse tüm Avrupa kıtası kadar büyük olduğunu eklemeliyim. Ülkenin büyük çoğunluğu amazon yağmur ormanlarına ev sahipliği yapıyor olsa da gitmeden önce ciddi bir rota çizmek şart. Yine genelde yaptığım gibi ülkede özel olarak görmeniz gereken şeylerden ve bölgenin genel özelliklerinden bahsedeceğim ve size tavsiyem tüm bunları göz önünde bulundurup ciddi bir hazırlık yapıp rotanızı çizdikten sonra yola koyulmanız.
Öncelikle ülkenin güney yarımkürede olduğunu göz önünde bulundurarak mevsimlerin ters olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Sao Paulo ve Rio de Janerio muhtemelen görmek istediğiniz yerler olacaktır. Bu bölgeler ülkenin güney kısmında kalıp dört mevsimi de hissettirmektedir. Bu yüzden bizim kışımıza denk gelen tarihler bu bölgeleri ziyaret açısından idealdir. Sıcak görmek için kışın gitmeyi tercih ettiğiniz takdirde tek sorununuz neredeyse tüm tropikal toprakta göreceğiniz gibi ağır yağmur olacaktır.
Konu Brezilya olunca ek bir bilgilendirme olarak güvenliğinizi iyi sağlamanızı tavsiye ediyorum. Tek başınıza bilmediğiniz yerlere gitmeyin, turist imajından olabildiğince uzak durun, aklınızda yüzmek varsa yanınızda yalnızca yeterli miktarda parayla plaja gidin ve değerli eşyalarınızı kaldığınız yerde bırakın.
Yeterince negatiflik gördük, peki neden hala Brezilya’nın gezilip görülmesi gereken bir yer olduğundan bahsedelim. Sıcak insanları ve kültürleri bir yana dursun, bu ülkenin gidip görmeden ulaşamadığımız Güney Amerika kültürüne başkentliği yaptığını anımsayın. Latin kültürünün eşsiz dokusunu ziyaret ederken bir yandan da muazzam güzelliklerle dolu bir ülke deneyimleyeceksiniz.
Brezilya’ya vardığınızda bir turist haritası edinip size hitap edecek olan yerleri kendiniz seçmeniz en iyisi olacaktır. Yine de başta gelecek üç şehre dair köşe taşı niteliğindeki birkaç durağı sizlerle paylaşmak istiyorum. Birkaç örnek olarak, Başkent olan Brasilia’da Catedral Metropolitana, Banco do Brasil Cultural Centre gibi sayısız katedral, tarihi ve turistik değeri ziyaret edebilirsiniz. Rio De Janerio’da Morro Da Urca, Pedra Da Gavea, Sugar Loaf Mountain ve Theatro Municipal Do Rio De Janerio gibi kaçırılmayacak güzellik sizi selamlarken, tüm dünyanın objektifinde olan Rio karnavalı da doğru zamanda giderseniz sizlere kucağını açacaktır. Sao Paulo da atlamamanız gereken bir kent. Sala Sao Paulo, Theatro de Municipal De Sao Paulo, Weathervane Cultral Science Musium gibi birçok tarihi ve kültürel değer yüklü bu şehir, Brezilya’nın en güzel şehirlerinden biridir.
Ülkeyle ilgili aklınızda bulunması gereken birkaç genel bilgi vermek gerekirse en başta İngilizce’nin büyük bir sorun olduğunu belirtmek istiyorum. Ya yerel dile hakim bir yol arkadaşınız, ya bir turunuz, ya da orada bir tanıdığınız olmasını tavsiye ederim. Ülkemizde turistik yörelerde gördüğümüz -yes no ingilizcesi- ni bile bulmak zor olabiliyor. Bu durum tüm Latin ülkelerde büyük ölçüde geçerli. Ulaşım konusunda toplu taşıma verimli ancak tek gidiş bilettense Brezilya Akbil’i almak çok daha mantıklı. Bu hem paradan, hem de bilet kuyruklarında harcayacağınız zamandan tasarruf sağlayacaktır. Rio gibi bir karnavala sahip bir ülke olduğundan eğlence dünyasına hiç değinmiyorum, gece yaşantısı oldukça keyifli, eğlence için değil güvenliğiniz için tedbir alın yeter. Ülkenin mutfağında etin yerinin çok büyük olduğunu ve bu konuda oldukça meziyetli olduklarını da dipnot olarak düşeyim. Ağır ateşte pişmiş lezzetli öğünleri açık büfe fiks fiyat sisteminde bulmak mümkün.
Brezilya kendini pazarlayabilen bir ülke olduğu için güzelliklerini anlatmaktan çok dikkat edilmesi gerekenlere eğildim, Rio Karnavalı’nı tecrübe etmeyi düşünüyorsanız fiyatların inanılmaz arttığını da eklemeliyim. Yine de her dönem olduğu gibi bu dönemde de en ucuz uçak biletlerini ve uçuş opsiyonlarını buradan kontrol edebilirsiniz.
İyi yolculuklar!