Yalnız seyahat etmek sanılanın aksine aslında hem kişisel gelişim için iyi hem de çok eğlenceli bir aktivite. Uzun süredir düşünmediğiniz şeyleri düşünürsünüz, kendinize biraz vakit ayırıp bir çok şeyin cevabını bile bulabilirsiniz. Kafanızı dinlemek, biraz durulmak ve zihninizdeki çalkantılardan kurtulmak için bire bir.
Hem aktör hem de bir yazar olan Andrew McCarthy, “The Longest Way Home” isimli kitabında yalnız seyahatten bahsediyor ve kendiyle baş başa kaldığı zamanlarda kendini en çok evinde gibi hissettiği zamanlar olduğunu söylüyor. Daha da güzel söylenemezdi. Yalnız seyahat insanı değiştirir. Yolda yalnız olmak kendi doğanızla yüzleşmek demektir. Hayat boyu insanlar hep diğer insanlara ihtiyaç duymuştur ve güvenli bölgenizin dışına çıkıp yeni ve gerçek yaşam tecrübeleri yaşamak tam anlamıyla özgürlük hissini iliklerinizde hissettirecektir.
Şimdi çantanızı hazırlayıp maceraya atılmaya hazırsanız işte sizlere yıllar boyu seyahatlerimde öğrendiklerimden bazıları. Yıllarca süren seyahatler sadece bana değil, tüm dostlarıma da daha kolay bir şekilde hoşçakalın! diyip gidebilmeyi öğretti.
Önceden ayarlanmış kalacak yer ve ulaşım araçları sayesinde çok daha kafam rahat bir şekilde gitmek istediğim yere gidebilirim. Kalacağım otelin telefon numaraları her zaman bir yerde yazılı olmalı çünkü gittiğiniz yerde telefonunuz çalışmayabilir. Önceden taksi yada otel’in karşılama hizmetini talep ederseniz terminalden çıktığınızda ne tarafa gidecektim ben stresini yaşamazsınız. Özellikle hiç bilmediğiniz bir ülkeye gidiyorsanız ve jetlag yüzünden iyice harap olmuş durumdaysanız. Çok güzel bir söz vardır, hayatı akışına bırakın ve yolda tanıştığınız insanlardan da gidilebilecek yerler hakkında fikir alın. O yüzden ben her zaman rezervasyonlarımı son ana kadar iptali kabul eden otellerden yaparım ve son dakika değişikliklerine açık olurum.
Her zaman gideceğim yere gündüz vakitlerinde ulaşmaya çalışırım. Sadece İngilizce bildiğimden gece vaktine kalıp işimi şansa bırakmam. Dilini bilmediğiniz bir ülkede her zaman garantici olmak gerekiyor. Otobüs yada taksi bekleyeceksem en azından gündüz vakti insanların etrafta oldukları bir vakitte beklemek daha mantıklı.
Yerel kültüre saygı duyun
Gideceğiniz yere varmadan önce orada nelerin giyilip giyilmeyeceğini araştırın. Bazı yerlerde özellikle kadınların giyimlerine baya bir kısıtlama getirilebiliyor ve bu gibi durumlarda giyebilecek eşyaları yanınızda götürmeyi unutmayın. Eğer insanların size bir şeyler satmaya çalışmasından hoşlanmıyorsanız mücevherleri ve çok zengin gösteren kıyafetleri dolabınızda bırakın.
Otelde arkadaşlıklar edinin
Otelin lobisinde çalışanlarla ya da oradaysa otel sahipleriyle vakit geçirmeye ve sohbet etmeye çalışın. Sadece tavsiye almakla kalmayacak aynı zamanda belki de güzel bir yerde yemek rezervasyonunu sizin için ayarlayacak ve tabiki her zaman bulunduğunuz yerde tanıdık bir yüz olması sizin avantajınıza olacaktır. Bu insanlarla aranız iyi olduğunda genellikle sizin arkanızı da kollarlar ve birşeyiniz kaybolursa en azından sizden çok daha etkili şekilde arayıp bulma şansları olur.
Hislerinize güvenin
Standart hayatımızı yaşadığımız dönemlerde genellikle içimizden gelen sesi yoğunluktan dolayı dinlemeyiz ancak yolda olduğunuz zaman bu sağlığınız ve güvenliğiniz için bir numaralı etken haline geliyor. Eğer kendinizi tehdit hissettiğiniz bir durumda bulursanız kibarca izin isteyip hemen oradan uzaklaşın. Eğer saat çok geç olmuşsa ve otelinize geri gitmek biraz korkutucuysa hemen taksi tutun. Bedeniniz kötü seçimler öncesinde her zaman sizi uyarır, tek yapmanız gereken sadece onu bulup dinlemeniz.
Ne kadar uzun süre yalnız seyahat ederseniz bu duruma da o kadar çok alışırsınız. Benim de çok yolun yarısında eve dönmek istediğim zamanlar olmuştur ama yalnız seyahat etmek kas çalıştırmak gibidir. Ne kadar çok çalıştırırsan o kadar güçlü olursun.