Portekiz’in başkenti Lizbon, aynı zamanda ülkenin en gelişmiş ve en büyük şehri. Tıpkı İstanbul gibi 7 tepeye kurulu olan Lizbon’da özellikle kentin tarihi bölgeleri engebeli bir zemin üzerinde yer alıyor. Dar ve dolambaçlı sokaklara sahip bu bölgelerde toplu ulaşım tramvayla sağlanıyor.
Lizbon’un sembollerinden biri olan 28 Nolu Tramvay, yerel halkın ulaşım ihtiyacını sağladığı gibi kenti ziyaret eden turistlerin tarihi güzergahta şehri tanımalarını sağlıyor, sarı rengiyle birbirinden hoş fotoğraf karelerine hayat veriyor.
28 Nolu Tramvay, Lizbon
Portekiz’in başkenti Lizbon’un sokaklarını süsleyen sarı tramvaylar kenti ziyaret eden yabancı turistlerin en çok ilgi gösterdiği şehir sembollerinden biri. Yedi tepeye kurulu olan Lizbon’da kent merkezindeki ulaşımı zor, dar sokaklardan oluşan birçok mahalleye tramvaylarla ulaşım sağlanıyor.
28 Nolu Tramvay, Lizbon’un sembolü. Tarihi geçmişi 1930’lu yıllara uzanan bu tramvay hattı şehrin göz alıcı bölgelerinden Alfama bölgesinde daracık sokaklarda keskin dönüşler yaparak ilerliyor. Diğer Avrupa kentlerinde olsa muhtemelen müzeye kaldırılacak kadar eski olan nostaljik tramvaylar Lizbon’un tarihi sokaklarında boy gösteriyor.
Lizbon’un en eski mahallelerinden olan Alfama bölgesini keşfetmek için en iyi seçenek olan 28 nolu tramvay ile yürüyerek bir hayli yorulacağınız dik yokuşları rahatlıkla çıkabiliyorsunuz. Lizbon’un günlük yaşamında önemli bir yeri olan tramvay yerel halkın hayatını kolaylaştırdığı gibi önemli bir turizm elçisine dönüşmüş durumda.
Şehir planı ve engebeli yapısı nedeniyle İstanbul’a benzeyen Lizbon’da tepelerin varlığı İstanbul’la karşılaştırıldığında daha fazla hissediliyor. Kentin dik yokuşlu sokakları tramvay ve asansörlerle birbirine bağlı. Şehirde metro ağı olmasına rağmen sarı renkli tramvaylar kenti ziyaret eden yabancı turistler tarafından daha çok tercih ediliyor. Yer üstünden tüm şehri örümcek ağı gibi saran tramvay hattının favorisi ise kartpostallara, şarkılara ve öykülere konu olan 28 Nolu Tramvay.
28 Nolu Tramvay’da yolculuk yaparken bir yandan bu heybetli ulaşım aracının saracık sokaklardan nasıl geçtiğini, keskin dönüşleri nasıl yapabildiğini ve dimdik yokuşları nasıl tırmandığını düşünürken diğer yandan açık hava müzesi görünümündeki kentin rengarenk binalarına hayran oluyorsunuz.
28 numaralı tramvay bileti ne kadar?
28 Nolu Tramvay bileti tek yön kişi başı 3 €. Tek seferlik bilet yerine 6.45€ vererek 24 saat geçerli bilet alıp şehirdeki tüm metro, otobüs ve tramvay hatlarında sınırsız geçerli biletle rahatlıkla Lizbon’u keşfedebilirsiniz.
28 Nolu Tramvay‘ı kullananlar genellikle şehrin sembol yapılarından biri olan Sao Jorge Kalesi’ne çıkmak ve muhteşem kent manzarasını görmek için bu aracı tercih ediyor. 28 Nolu Tramvay hem şehri tanımak hem de yerel halkın gündelik yaşamına tanık olmak için en iyi seçeneklerden biri.
Renk renk çinilerle kaplanmış ve yan yana dizilmiş tarihi binalar, yaratıcı ve şaşırtıcı sokak grafitileriyle yokuşları inip çıktığınız bohem bir alan olan Bairro Alto, leziz kahveleriyle dinlenmek için en güzel yerlerden biri. Buranın tepesinde yer alan Principe Real Caddesi ve Parkı ise Portekizli özgün tasarımcıların butikleri, tasarım dükkanları, antikacıları ve Esplana da park kafesiyle keyifli bir gezinti için en iyi tercihlerden.
Pek çok sürprizle dolu Barrio Alta’nın diğer caddeleri ise Rua do Norte, Rua da Atalaia, Rua da Rosa ve Rua de Sao Pedro de Alcantara. Ayrıca Lizbon’daki Baixa Bölgesi, modern yapısı ve parke taşlı sokaklarıyla 18. yüzyıl şehri olan Lizbon’un çehresini değiştirmesiyle biliniyor. Özenli ve şık tasarımlara sahip göz alıcı küçük butikleriyle bu yer, Chiado ve Alfama Bölgesi’nin tam ortasında yer alıyor.
Gezilecek çok sayıda yere sahip olan Lizbon’da, 16. yüzyılda Tagus Nehri’nin denizle buluşan bölümünü savunmak için inşa edilen Belém Kulesi, kentin en önemli tarihi eserlerinden. Kuleyi çevreleyen bahçeler, içerisinde yer alan mobilya, mücevher ve tablolar ziyaretçileri büyülüyor.
Belém’de bulunan Jerónimos Manastırı, üç önemli Portekizli edebiyatçı olan Luís Vaz de Camões, Alexandre Herculano ve elbette Fernando Pessoa ile gemici Vasco da Gama’nın mezarını barındırarak kültürel açıdan oldukça önem taşıyor. Şehrin en yüksek tepesinde bulunan ve Manuelin tarzının en güzel örneği olarak kabul edilen Jéronimos Manastarı, UNECSO Dünya Mirası listesinde de yer alıyor.
Lizbon’un kurulduğu yedi tepenin biri üzerinde 5. yüzyılda inşa edilen Castelo de São Jorge, surlar boyunca sahip olduğu panoramik şehir manzarasıyla oldukça dikkat çekici bir nokta. Kent, sahip olduğu Elevador da Glória, Elevador da Bica ve Elevador da Lavra füniküler sistemleriyle de ünlü. Bu kablolu raylı sistemlerden biriyle gezintiye çıkmadan kentten ayrılmamak gerekiyor.
En uygun Lizbon uçak bileti için gelişmiş arama teknolojisi, güvenli ödeme seçeneklerine sahip turna.com sayfasını ziyaret edin ✔️