Trenle yapılan yolculukların kendine has bir büyüsü var ama Doğu Ekspresi, bambaşka bir seviyede! Ankara’dan başlayıp Kars’a kadar uzanan bu rota, basit bir tren yolculuğu değil, bir macera ve biraz da nostaljik bir kaçış. Pencereden süzülen bozkır manzaraları, ufukta kaybolan dağ silüetleri ve kimi zaman bembeyaz bir kar örtüsüyle kaplanmış köyler… İşte bu yolculuk, “acaba gerçek mi?” dedirten türden.
Ankara’dan hareket eden Doğu Ekspresi sırasıyla Kırıkkale, Kayseri, Sivas, Erzincan, Erzurum ve Kars illerinden geçiyor. Bu rota, doğayı, tarihi ve kültürü bir arada keşfetmenin en keyifli yolu. Sabah çayınızı içerken Anadolu’nun dingin manzaralarına eşlik etmek, gece yıldızların altındaki sakinliğe dalmak… Hayatın karmaşasından uzaklaşmak için bundan daha romantik bir seçenek var mı? Hazırsanız, Doğu Ekspresi güzergahında keşfedilecek yerlere doğru büyüleyici bir yolculuğa çıkıyoruz. Tren camlarından görünen o unutulmaz manzaraların ardındaki hikayeleri birlikte keşfedelim!
Doğu Ekspresi Rotasında Gezilecek Yerler
Kırıkkale’de Görmeniz Gereken Yerler
Çeşnigir Köprüsü: Selçuklu döneminden kalan bu tarihi köprü, Kızılırmak üzerinde zarif bir şekilde duruyor. Taş işçiliğinin en güzel örneklerinden biri olan Çeşnigir Köprüsü, hem fotoğraflık bir nokta hem de geçmişe açılan bir pencere gibi. Köprünün çevresinde yürüyüş yapabiliyor, sevdiklerinizle piknik yaparak güzel bir gün geçirebiliyorsunuz.
Sulu Mağara: Yer altı dünyasını keşfetmek isteyenler için birebir. Doğal sarkıtlar ve dikitlerle dolu bu mağara, sizi bambaşka bir atmosfere taşıyor. Bölgeye gelen ziyaretçilerin sıklıkla tercih ettiği mağara turları, mistik bir hava sunarak unutulmaz bir deneyim yaşatıyor.
Kırıkkale Millet Bahçesi: Doğanın tadını çıkarabileceğiniz bu yeşil alan, piknik yapmak ya da sessiz bir yürüyüş için ideal. Çocuklar için oyun alanları, bisiklet yolları ve spor alanları da mevcut.
Nur Camii: Modern mimarisiyle dikkat çeken Nur Camii, hem mimari bir eser hem de manevi bir durak. Geniş avlusu ve ferah iç mekan tasarımı, ziyaretçileri etkilerken, caminin gece ışıklandırmaları ise ayrı bir görsel şölen sunuyor.
Kayseri’de Görmeniz Gereken Yerler
Kayseri Kalesi: Tarihin izlerini bugüne taşıyan bu kale, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden kalma mimarisiyle adeta bir tarih kitabı gibi. Kale içindeki müzeyi gezmeyi de unutmayın.
Selçuklu Uygarlığı Müzesi: Anadolu’nun Selçuklu mirasını tanımak isteyenler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir durak. Selçuklu dönemine ait seramikler, el yazmaları ve süsleme sanatlarıyla bu dönemin zengin kültürünü yakından görebiliyorsunuz.
Kayseri Arkeoloji Müzesi: Antik dönemden kalma eserlerle dolu bu müzede gezerken kendinizi bir zaman makinesine binmiş gibi hissedeceksiniz. Kayseri ve çevresinde yapılan kazılardan elde edilen tarihi eserler, bölgenin binlerce yıllık geçmişine ışık tutuyor. Müze bahçesinde bir de açık sergi alanı bulunuyor.
Erciyes Kayak Merkezi: Kış mevsiminde seyahat ediyorsanız, Erciyes Dağı’nda kayak yaparak adrenalin dolu anlar yaşayabiliyorsunuz. Türkiye’nin en gelişmiş kayak merkezlerinden biri olan Erciyes, hem amatör hem de profesyonel kayakçılar için ideal pistlere sahip. Ayrıca, kayak sonrası sıcak içeceklerinizi yudumlayabileceğiniz dağ kafeleri de bulunuyor.
Kayseri Kapalı Çarşı: Yerel lezzetlerden hediyelik eşyalarına kadar her şeyi bulabileceğiniz bu çarşı, Kayseri’nin otantik havasını solumak için ideal. Pastırma, sucuk ve mantı denemeden Kayseri’den ayrılmayın!
Sivas’ta Görmeniz Gereken Yerler
Gökpınar Gölü: Sivas’ın mavi incisi olarak bilinen bu göl, berrak suları ve atmosferiyle kendine hayran bırakıyor. Gölde kano yapabiliyor, göl çevresinde yürüyüş yaparak doğayla iç içe bir gün geçirebiliyorsunuz.
Gök Medrese: Selçuklu mimarisinin zirvesini temsil eden bu eser, detaylı taş oymalarıyla tam bir sanat eseri. Medrese, döneminin bilim ve sanat merkezi olarak kullanılmış. Günümüzde ise ziyaretçilerini tarihin derinliklerine götürüyor.
Sivas Ulu Camii: Anadolu’nun en eski camilerinden biri olan bu ibadethane, ahşap işçiliği ve sade zarafetiyle dikkat çekiyor. Camii, ibadetin ötesinde tarih ve sanat tutkunları için de büyük bir ilgi odağı.
Şuğul Vadisi: Doğa tutkunları için harika bir yürüyüş rotası. Vadinin içerisindeki bitki zenginliği, fotoğrafçıların da ilgisini çekiyor. Doğu Ekspresi sırasında Sivas’ta mola verdiyseniz mutlaka listenizde olması gereken bir yer.
Tödürge Gölü: Kuş gözlemciliği yapmak isteyenler için ideal bir nokta. Göl çevresinde bulunan kuş türleri, doğa severlere unutulmaz bir deneyim sunuyor. Fotoğraf makineniz hazırsa eşsiz manzaralar sizi bekliyor!
Erzincan’da Görmeniz Gereken Yerler
Gürlevik Şelaleleri: Doğanın göz alıcı güzelliklerinden biri. Bu şelalelerin sesi ve manzarası, size hem huzur hem de enerji verecek. Çevresindeki yürüyüş yolları ve piknik alanlarıyla gününüzü dolu dolu geçirebiliyorsunuz.
Erzincan Müzesi: Erzincan’ın tarihine ve kültürüne ışık tutan bu müzede zamanın nasıl aktığını anlamayacaksınız. Müzenin içerisinde bulunan etnografya bölümü, özellikle yöresel yaşam tarzını öğrenmek isteyenler için oldukça bilgilendirici.
Kemah Kalesi: Erzincan’ın antik dokusunu hissetmek isteyenler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir durak. Kaleden Erzincan’ın eşsiz manzarasını izlerken tarihe yolculuk yapabiliyorsunuz.
Terzibaba Camii ve Külliyesi: Erzincan’da mola verdiyseniz ya da direkt olarak Erzincan’a geldiyseniz burayı mutlaka ziyaret etmelisiniz. Eşsiz mimarisi ve huzurlu atmosferi ile Terzibaba Camii ve Külliyesi, bu şehre bir kez daha gelme sebebiniz olacak.
Erzurum’da Görmeniz Gereken Yerler
Erzurum Kalesi: Bu tarihi kale, şehre hakim bir noktada yer alıyor ve harika manzaralar sunuyor. Kaleden şehrin eski dokusunu görebiliyor, kale çevresindeki çay bahçelerinde keyifli bir mola verebiliyorsunuz.
Üç Kümbetler: Anadolu’nun mistik havasını soluyabileceğiniz bu anıtsal mezarlar, Selçuklu sanatının zarif detaylarını barındırıyor. Tarih ve sanat tutkunları için unutulmaz bir deneyim! Erzurum gezinize mutlaka eklemeniz gereken bir durak.
Yakutiye Medresesi: Selçuklu dönemine ait bu yapı, etkileyici mimarisi ve içerisindeki sergileriyle sizi büyüleyecek. Özellikle taş oymacılığının mükemmel örneklerini görebileceğiniz bu medrese, tarihseverlerin mutlaka uğraması gereken bir nokta. Medresenin içerisindeki Türk İslam Eserleri Ve Etnografya Müzesi, kesinlikle görülmeli.
Erzurum Çifte Minareli Medrese: Erzurum’un simgelerinden biri olan bu yapı, Selçuklu mimarisinin ihtişamını günümüze taşıyor. Çifte minareleri ve taş işçiliğiyle hayranlık uyandıran bu medrese, günümüzde turistlerin en çok ziyaret ettiği yerlerden biri. Fotoğraf çekmeyi sevenler için harika bir arka plan sunuyor.
Erzurum Kongre Binası: Kurtuluş Savaşı’nın önemli duraklarından biri olan bu bina, milli mücadele ruhunu hissetmek için harika bir yer. Erzurum Kongresi’nin yapıldığı bu tarihi mekan, ziyaretçilerini duygusal bir yolculuğa çıkarıyor.
Palandöken Kayak Merkezi: Eğer kış aylarında Erzurum’a uğrarsanız, Palandöken’de kayak yapmadan dönmeyin. Türkiye’nin en popüler kayak merkezlerinden biri olan Palandöken, her seviyeye uygun pistleri ve büyüleyici kar manzaralarıyla kış tatilinin tadını çıkarabileceğiniz bir yer.
Kars’ta Görmeniz Gereken Yerler
Ani Harabeleri: Türkiye’nin UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu antik şehir, “1001 Kilise Şehri” olarak anılıyor. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Ani Harabeleri’nde, bin yıllık geçmişin izlerini her köşede görebiliyorsunuz. Özellikle gün doğumunda bu antik kenti ziyaret etmek, bambaşka bir deneyim olacak.
Taş Köprü: Kars Çayı üzerinde bulunan bu tarihi köprü, fotoğraflarınızı ve anılarınızı süsleyecek. Selçuklu dönemine ait bu eser, hem mimarisiyle hem de çevresindeki doğal güzelliklerle dikkat çekiyor.
Katerina Sarayı: Çarlık Rusya döneminden kalma bu tarihi yapı, mimarisiyle görenleri hayran bırakıyor. Şehrin geçmişine dair ipuçları bulabileceğiniz bu saray, özellikle tarih meraklılarının ilgisini çekiyor.
Çıldır Gölü: Kış aylarında tamamen donarak doğal bir buz pistine dönüşen Çıldır Gölü, Kars’ın en etkileyici doğal güzelliklerinden biri. Göl üzerinde kızakla kayabiliyor ya da donmuş göl manzarasının tadını çıkarabiliyorsunuz. Eğer kış aylarında Kars’a geldiyseniz burayı kesinlikle görmelisiniz.
Boğatepe Köyü Peynir Müzesi: Kars deyince akla gelen ilk şeylerden biri de meşhur Kars kaşarı. Bu müzede, Kars peynirciliğinin tarihine dair ilginç bilgiler öğrenebiliyor, bölgenin yöresel peynirlerini tatma fırsatı bulabiliyorsunuz.
Kuyucuk Gölü Kuş Cenneti: Doğa severler için mutlaka görülmesi gereken bir yer. Birçok kuş türüne ev sahipliği yapan bu göl, kuş gözlemi yapmak isteyenler için harika bir fırsat. Fotoğraf makinenizi hazırlayın çünkü burada unutulmaz anlar yakalayabiliyorsunuz.
Sarıkamış Şehitliği: Sarıkamış Harekatı sırasında hayatını kaybeden askerlerimizin anısına yapılmış bu şehitlik, hem tarih hem de milli duygular açısından oldukça anlamlı bir durak. Sessizliği ve atmosferiyle ziyaretçilere derin bir saygı hissi uyandırıyor.
Doğu Ekspresi’ne çıkan çoğu kişinin Kars’a trenle gelip buradan da uçakla döndüğünü hatırlatalım. Kars Havalimanı yılın her dönemi birçok destinasyona direkt uçuşlar sunuyor. Eğer sizin de vaktiniz kısıtlıysa veya yolculuğunuza uçakla devam etmek istiyorsanız yola çıkmadan uçak bileti rezervasyonunuzu yapmayı unutmayın.
Doğu Ekspresi Yolculuğuna Çıkmadan Önce Dikkat Etmeniz Gerekenler
Biletlerinizi Erken Alın: Doğu Ekspresi özellikle kış aylarında oldukça popüler. Seyahat tarihinize karar verir vermez biletlerinizi almayı unutmayın. “Doğu Ekspresi bileti nasıl alınır?” diye düşünüyorsanız, TCDD resmi web sitesindeki https://www.tcddtasimacilik.gov.tr/tr/ana_hat_tren/detay/3 bölümünden Doğu Ekspresi ile ilgili bilgi alabiliyorsunuz.
Rahat Giysiler Tercih Edin: Uzun bir yolculuk olacağı için, rahat kıyafetler ve ayakkabılar seçmeniz önemli. Kat kat giyinmek, özellikle kış aylarında faydalı olabiliyor.
Fotoğraf Çekmek İçin Hazır Olun: Tren camından geçip giden o muhteşem manzaraları kaçırmamak için her an tetikte olun!
Kendi Yiyeceklerinizi Hazırlayın: Tren yolculuğu sırasında canınız atıştırmalık bir şeyler isteyebiliyor. Yanınıza sandviç, meyve ya da kuruyemiş alabilirsiniz.
Kamera veya Telefonunuzun Şarjını Doldurun: Yol boyunca karşınıza çıkan manzaraları ölümsüzleştirmek isteyeceksiniz. Bu nedenle, cihazlarınızın şarjının tam olduğundan emin olun.
Kitap veya Oyun Kartları Alın: Tren yolculuğu boyunca vakit geçirmek için yanınıza sevdiğiniz bir kitap ya da oyun kartları alabilirsiniz.
Yanınıza Kulaklık Alın: Yolculuk sırasında sevdiğiniz müzikleri ya da podcastleri dinlemek için kulaklık oldukça işe yarar.
Hava Durumunu Kontrol Edin: Gideceğiniz yerlerin hava koşullarını önceden öğrenip buna uygun giysiler alın.
Yol Arkadaşı Seçimi: Eğer yalnız seyahat etmiyorsanız, uyumlu bir yol arkadaşı seçmek oldukça önemli. Yolculuğun keyfini artırmak için bu seçimi doğru yapın çünkü uzun süre aynı yerde kalacaksınız.
Keyfini Çıkarın: Bu yolculuk bir yarış değil. Tren hızla ilerlerken manzaranın, sohbetlerin ve yolculuğun tadını çıkarın!