Anadolu’nun kalbinde, tarih ve doğanın kucaklaştığı bir şehir var: Kayseri! ‘Kayseri Gezilecek Yerler‘ denilince aklınıza gelen ilk şey ne olursa olsun, bu kadim şehir sizi her köşesinde şaşırtmaya hazır. Erciyes Dağı’nın ihtişamıyla selam duran Kayseri, binlerce yıllık tarihi mirası, nefes kesen doğal güzellikleri ve kendine has kültürel zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekliyor. Bir yandan Osmanlı’dan Selçuklu’ya, hatta daha da eskilere uzanan tarih kokulu sokaklarda dolaşacak, diğer yandan doğanın cömertliğini sergilediği eşsiz manzaralarla ruhunuzu tazeleyeceksiniz. Hazırsanız, Kayseri’nin birbirinden büyüleyici gezilecek yerlerini keşfetmek için yola çıkma zamanı!
Kayseri’de Gezilecek Yerler
Kayseri, Selçuklu döneminden kalma tarihi yapıları ve altı bin yıl öncesine dayanan köklü geçmişiyle Anadolu coğrafyasının ve Türkiye’nin en önemli kentlerinden. Antik Çağ’dan bu yana ticaret yollarının merkezinde yer alan şehir, Orta Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden biri.
İpek Yolu üzerinde yer almasından dolayı tarih boyunca önemli bir ticaret merkezi olan şehir, o dönemlerin etkisiyle gelişen kültürel zenginliklerinin yanı sıra damaklarda eşsiz tatlar bırakan mutfak kültürü ve dünyanın dört bir yanından turist çeken kayak merkeziyle de ünlü.
Kent merkezinde Selçuklu ve Osmanlı döneminin izlerini taşıyan Kayseri, kent merkezi dışındaki bölgelerinde de gezilecek, görülecek onlarca rotaya sahip. Eski Tunç, Hitit, Frig, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminden kalma pek çok kültürel ve tarihi izler taşıyor.
Günümüzde geniş yolları, düzenli şehir planlamasıyla modern bir görünüme kavuşan Kayseri’de, şehir merkezindeki tarihi yapıları ve yerleri görmek için zemin işaretleriyle belirtilen kültür rotasını takip etmeniz yeterli.
Kayseri otobüs bileti için turna.com otobüs bileti sayfasındaki kampanyaları takip edin. Kayseri otobüs biletleri ne kadar, sefer saatlerini görebilirsiniz. Kayseri uçak bileti satın alarak daha hızlı bir şekilde Kayseri şehrine ulaşabilirsiniz.
Kayseri Kalesi
Kayseri’nin tam kalbinde, yüzyıllara meydan okuyan bir tarih bekliyor sizi: Kayseri Kalesi! İlk bakışta taşların arasından fışkıran tarih ve heybetiyle insanı büyüleyen bu kale, 3. yüzyılda Romalılar tarafından inşa edilmiş ve Osmanlı döneminde de güçlendirilmiş. İç kale ve dış surlar olmak üzere iki bölümden oluşan kale, hem savaşların hem de günlük hayatın izlerini taşıyor.
Kale burçlarından Kayseri’nin panoramik manzarasını seyrederken, tarihle iç içe bir yolculuğa çıkacak, her köşesinde başka bir hikaye keşfedeceksiniz. Kayseri Kalesi, şehrin ruhunu ve tarihi zenginliğini iliklerinize kadar hissetmenizi sağlayacak! Kayseri’de gezilecek tarihi yerler ilginizi çekiyorsa burası mutlaka uğramanız gereken bir durak.
Cumhuriyet Meydanı
Kayseri’nin kalbinin attığı yer, Cumhuriyet Meydanı! Şehrin en hareketli noktalarından biri olan bu meydan, hem geçmişin izlerini taşıyan tarihi yapıları hem de modern Kayseri’nin dinamizmini bir araya getiriyor. Meydanın ortasında gururla yükselen Atatürk Anıtı, Cumhuriyet’in simgesi olarak yükseliyor. Etrafında ise Kayseri Kalesi’nin güçlü surları, Saat Kulesi’nin zarafeti ve Hunat Hatun Külliyesi’nin ihtişamı meydanın tarihi atmosferini pekiştiriyor. Güneşin batışıyla birlikte meydan bir başka güzel; ışıkların altında tarihi yapılar birer sanat eseri gibi parlıyor.
Gevher Nesibe Şifahanesi ve Tıp Müzesi
Tarihin derinliklerinden gelen bir sağlık ocağı: Gevher Nesibe Şifahanesi ve Tıp Müzesi 1206 yılında Selçuklu Sultanı I. Gıyaseddin Keyhüsrev’in kız kardeşi Gevher Nesibe’nin vasiyeti üzerine kurulmuş. Bu şifahane, dünya tarihinin ilk tıp okullarından biri olma unvanını taşıyor. Kapıdan içeri adım attığınız anda, tıbbın bin yıl öncesine uzanan hikayesine tanıklık edeceksiniz.
Tedavi odaları, laboratuvarlar, hatta psikolojik rahatsızlıkların müzikle tedavi edildiği mekanlar bile yerli yerinde korunmuş. Bir zamanlar hastalara şifa dağıtan bu yer, şimdi geçmişin bilgeliğini bugüne taşıyan bir müze olarak kapılarını açıyor. Her köşesinde Selçuklu tıbbının dehasını hissedecek, tarihin bu önemli yapısının büyüleyici atmosferinde adeta zamanın içinde kaybolacaksınız.
Kayseri Arkeoloji Müzesi
Kayseri’nin kadim topraklarında derin bir yolculuğa çıkmaya hazır olun: Kayseri Arkeoloji Müzesi şehrin binlerce yıllık geçmişini adım adım keşfetmenizi sağlıyor. Müze tam anlamıyla bir hazine sandığı. 1969 yılında kapılarını açan müze, Hititler’den Roma’ya, Bizans’tan Selçuklu’ya kadar uzanan geniş bir tarih yelpazesine sahip.
Müzeye adım attığınız anda Kültepe’den çıkarılan çivi yazılı tabletler, Asur ticaret kolonilerine ait eserler ve antik dönemin muhteşem heykelleriyle karşılaşıyorsunuz. Her bir vitrinin önünde durup, taşlara kazınmış tarih kokusunu içinize çekerken, adeta binlerce yıl öncesine gidip dönemin insanlarının yaşamına tanıklık ediyorsunuz. Görmeden dönmeyin derim.
Sahabiye Medresesi
1267 yılında Selçuklu Veziri Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından inşa ettirilen bu medrese, Selçuklu mimarisinin zarafetini ve eğitim aşkını bir araya getiriyor. Giriş kapısından içeri adım attığınızda, sizi karşılayan taş işçiliği öylesine ince detaylara sahip ki, adeta taşlar dile gelip hikayeler anlatıyor. Ortada yer alan şadırvan, hem fiziksel hem ruhsal arınmayı temsil ediyor adeta. Sahabiye Medresesi, Kayseri’nin tarihine derin bir bakış atmak isteyenler için tam anlamıyla bir açık hava müzesi gibi. Burada, Selçuklu’nun ilimle yoğrulmuş ruhunu hissedecek, tarihin içinde keyifli bir yolculuğa çıkacaksınız.
Atatürk Evi Müzesi
Kayseri’de gezilecek yerler merkez denilince ilk akla gelen noktalardan biri Atatürk Evi Müzesi. 1919 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün Kayseri’yi ziyaretinde kaldığı bu tarihi ev, bugün bir müze olarak Cumhuriyet’in doğuşuna tanıklık etmek isteyenleri ağırlıyor. Kayseri’nin merkezinde yer alan bu zarif taş yapı, dönemin mimari dokusunu koruyarak sizi geçmişe götürüyor. Müzeye adım attığınızda, Atatürk’ün Kayseri ziyareti sırasında kullandığı eşyalar, dönemin fotoğrafları ve belgeleriyle karşılaşıyorsunuz.
Her oda, Cumhuriyet’in ilk yıllarına ait bir anıyı yaşatıyor; adeta tarih burada yeniden canlanıyor. Evde gezerken, o günlerin heyecanını ve Atatürk’ün Kayseri halkıyla buluşmasının coşkusunu hissediyorsunuz.
Tarihi Kayseri Lisesi
Kayseri’nin sembol eğitim kurumlarından Tarihi Kayseri Lisesi, 1904 yılında Sultan II. Abdülhamid Döneminde kesme taştan inşa edilmiş görkemli bir bina. 1893 yılından bu yana eğitimin verildiği Kayseri Lisesi, Türkiye’de önemli görevler üstlenen pek çok ismi mezun etmiş. Okul 2 Cumhurbaşkanı çıkarmış. Turgut Özal ve Abdullah Gül buradan mezun.
II. Abdülhamit Döneminde Osmanlı’nın önemli şehirlerinde ‘idadi’ ismiyle açılan liseler arasında bulunan Kayseri Lisesi, Kurtuluş Savaşı döneminde Ankara’nın işgal edilme riski olduğundan bir dönem Millet Meclisi olarak kullanılmış.
Hunat Hatun Külliyesi
Taş oymalarıyla süslü görkemli görüntüsüyle Selçuklu mimarisinin en muhteşem örneklerinden olan Hunat Hatun Külliyesi, I. Alaeddin Keykubat’ın eşi ve II. Gıyaseddin Keyhüsrev’in annesi olan Mahperi Hatun tarafından inşa ettirilmiş. İçinde cami, hamam, medrese ve kümbet gibi bölümlerin de yer aldığı külliye, 1238 yılında tamamlanmış.
Kapalıçarşı ve Kazancılar Çarşısı
Eski Osmanlı mimarisi kullanılarak inşa edilen Kapalıçarşı, Türkiye’nin en büyük ikinci kapalı çarşısı. Tarih boyunca pek çok büyük yangın atlatan çarşı, her defasında onarılarak yeniden açılmış. Kıyafet, kumaş, ayakkabı, yöresel yiyecekler ve baharat gibi çok çeşitli ürünlerin satıldığı bu tarihi çarşının hemen yanında da Pastırmacılar Çarşısı ve kuyumcuların mesken tuttuğu Kazancılar Çarşısı yer alıyor.
Tarihi Kayseri Mahallesi
Setenönü’nde, Kayseri geleneklerinin ve eski yaşam tarzının yansıtıldığı cezbedici bir bölge olan Tarihi Kayseri Mahallesi, restore edilerek turizme kazandırılan tarihi konakları ve yapılarıyla ünlü. 88 dönüm arazi üzerine kurulan bu eski Ermeni mahallesi; bakkal, berber, fırın gibi küçük esnafın yeniden canlandırılmaya çalışıldığı, özel bir turistik adres.
Mimar Sinan Evi
Mimarideki eşsiz yeteneği ülke sınırlarını aşan Mimar Sinan, kentin yetiştirdiği en önemli isimlerden. Kayseri’nin Ağırnas kasabasında doğan ve 22 yaşına kadar burada yaşayan Mimar Sinan’ın doğup büyüdüğü ev, günümüzde müzeye dönüştürülerek ziyarete açılmış. Kesme taştan yapılan Mimar Sinan Evi, içerisindeki taş oymalar, kemerler ve nişlerin yanı sıra tüf zeminin oyulması ile oluşturulan alt bölümüyle de göz alıyor.
Erciyes Dağı
Kayseri’ye yakın gezilecek yerler arasında başı çeken bu muazzam zirve, hem kış sporları meraklılarının hem de doğa severlerin gözdesi. Erciyes’in karlı zirveleri, özellikle kış aylarında kayak ve dağcılık için mükemmel bir alan sunuyor. Bahar ve yaz aylarında ise dağın etekleri yemyeşil bir tabloya dönüşüyor; trekking ve doğa yürüyüşleri için eşsiz bir rota sağlıyor. Zirveye çıkmak için kullanılan teleferikler, sizi bulutların üstünde bir yolculuğa çıkarırken, panoramik manzaralar karşısında nefesinizi kesecek. Erciyes Dağı, Kayseri’nin çevresindeki doğal güzelliklerin parlayan yıldızı olarak, her mevsim keşfetmeye değer bir destinasyon.
Ağırnas Yeraltı Şehri
Şehir merkezine yaklaşık 45 dakika uzaklıktaki Ağırnas kasabasında bulunan Ağırnas Yeraltı Şehri, tarihi Milattan Öncesine dek uzanan oldukça eski bir yerleşim yeri. Yakın tarihte keşfedilen ve ziyarete açılan bu şehrin rehberli turlar eşliğinde gezilmesi öneriliyor. Henüz üç tanesine ulaşılmasına rağmen bölgede çok daha fazla yer altı şehri olduğu ve hepsinin de birbiriyle bağlantılı olduğu düşünülüyor.
Soğanlı Vadisi
Kayseri çevresinde gezilecek yerler arasında bir doğa harikası olarak öne çıkan Soğanlı Vadisi, adeta bir açık hava müzesi! Bu eşsiz vadi, Kayseri şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıkta, büyüleyici bir güzellik. Vadinin en etkileyici özelliklerinden biri, kayalara oyulmuş eski kiliseler ve manastırlar. Bunlar, bölgenin tarihini ve kültürel mirasını gözler önüne seriyor. Kayseri’de geniş vaktiniz varsa burayı rotanıza dahil edin, doğanın ve tarihin iç içe geçtiği bu güzelliği keşfedin.
Kapuzbaşı Şelaleleri
Kayseri’de gezilecek doğal yerler arasında adeta bir doğa harikası olan Kapuzbaşı Şelaleleri, büyüleyici bir serinlikte görsel şölen sunuyor! Kayseri şehir merkezine yaklaşık 120 kilometre uzaklıkta, Aladağlar Milli Parkı içinde yer alan bu şelaleler, doğal güzelliklerin zirveye ulaştığı bir mekan. Kapuzbaşı Şelaleleri, Türkiye’nin en yüksek debili şelalelerinden biri olarak, kayaların üzerinden coşkun bir şekilde dökülen suyun oluşturduğu etkileyici manzarasıyla göz kamaştırıyor.
Dört farklı koldan düşen sular, çevresindeki yemyeşil ormanlık alanla birleşerek adeta bir cenneti andırıyor. Şelalelerin etrafında yürüyüş yaparken, serin suyun buharı ve doğanın huzur verici sesleri sizi rahatlatacak. Piknik alanları ve göletler, burada geçirdiğiniz zamanı daha da keyifli hale getirecek. Şehrin cennet köşelerinden biri olan bu şelalelere arabayla iki buçuk saatte gidebilirsiniz.
Sultan Sazlığı Milli Parkı
Sultan Sazlığı Milli Parkı, doğa severlerin ve kuş gözlemcilerinin vazgeçilmez adresi! Kayseri şehir merkezinin yaklaşık 50 kilometre doğusunda yer alan bu eşsiz milli park, 24.000 hektarlık geniş bir alana yayılıyor ve zengin biyoçeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Sultan Sazlığı, özellikle kuş gözlemcileri için bir cennet; çünkü burası yıl boyunca farklı kuş türlerinin göç yolları üzerinde bulunuyor.
Flamingoların ve pelikanların dansını izlerken, gözlerinizi bu muazzam doğa manzarasından alamayacaksınız. Ayrıca, parkın içindeki göletler ve sulak alanlar, hem doğa yürüyüşü hem de piknik için mükemmel mekanlar sunuyor. Parkın etrafındaki yürüyüş parkurları ve gözlem kuleleri, doğanın her anını en iyi şekilde deneyimlemenizi sağlıyor. Sultan Sazlığı Milli Parkı, Kayseri’nin doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler için tam anlamıyla bir doğa harikası; huzuru ve doğa ile iç içe olmanın keyfini burada yaşayacaksınız!
Tekir Yaylası
Tekir Yaylası, Kayseri’nin en önemli doğa merkezlerinden biri. Deniz seviyesinden 2 bin 215 metre yükseklikte yer alan yayla, Kayseri’den ise bin 200 metre yükseklikte. Erciyes Dağı’nın kuzeyinde 700 metre uzunluğundaki dağ buzuluna da ev sahipliği yapan yaylada kış sporları merkezi de var.
Gesi Bağları
Kayseri’nin en keyifli kaçış noktalarından biri olan Gesi Bağları, sizi adeta bir şarap ve doğa şölenine davet ediyor! Şehir merkezinin sadece 10 kilometre uzağında bulunan bu tarihi bağlar, üzümlerle dolu bahçeleri ve muazzam manzaralarıyla tam anlamıyla bir doğal huzur noktası.
Gesi Bağları, ünlü Kayseri üzümlerinin yetiştiği yer olarak, hem şarap severler hem de doğa tutkunları için mükemmel bir durak. Şarap tadımlarında bir yudum alınca şarap üreticilerinin “bir yudum mutluluk” derken neyi kastettiğini anlayacaksınız! Ayrıca, bağlar arasında yürüyüş yaparken, bahçelerin renkli ve canlı atmosferi sizi büyüleyecek. Gesi Bağları’nda bir gün geçirmek, Kayseri’nin doğal güzelliklerinin tadını çıkarırken, hafif bir tarih ve kültür dokunuşu da almanızı sağlayacak.
Aladağlar Milli Parkı
Şehir merkezinden yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta bulunan Aladağlar Milli Parkı, doğa severler için gerçek bir cennet. Aladağlar’ın doruklarına tırmanırken, sizi karşılayan görkemli dağ manzaraları ve yemyeşil vadiler, adeta nefesinizi kesecek. Kamp yapmayı sevenler için ise park, bir kamp alanı kadar rahat ve yıldızları izlemek için mükemmel bir yer. Dağcılık yaparken ya da sadece doğanın tadını çıkarırken, Aladağlar’ın soğuk, taze havası ve serin sularıyla ferahlayabilirsiniz.
Yeşilköy Şelalesi
Kayseri’de gezilecek sulu yerler arasında, Yeşilköy Şelalesi, tam anlamıyla bir su cümbüşü sunuyor! Kayseri şehir merkezinden yaklaşık 90 kilometre uzaklıkta bulunan bu doğal harika, yeşil vadiler arasında adeta gizlenmiş bir mücevher. Şelaleler, yükseklerden coşarak düşen sularıyla, doğanın gücünü ve zarafetini gözler önüne seriyor. Özellikle yaz sıcaklarında, bu serin sularda ayaklarınızı serinletmek, tam bir ferahlama molası! Piknik alanlarında sevdiklerinizle keyif yaparken, etrafınızdaki yemyeşil doğa ve şelalenin huzur veren sesi, gününüzü mükemmel bir şekilde tamamlayacak.
Kültepe (Kaniş-Karum) Ören Yeri
Kayseri’nin tarih dolu kalbinde yer alan Kültepe (Kaniş-Karum) Ören Yeri, binlerce yıl öncesine uzanan bir zaman yolculuğuna davet ediyor! Şehir merkezinden yaklaşık 20 kilometre uzaklıkta, bu antik kent, Hitit ve Asur dönemlerine ait büyüleyici kalıntılara sahip. Kültepe, sadece taşlar arasında değil, aynı zamanda tarihin derinliklerinde bir keşif yapma fırsatı sunuyor. Burada gezinti yaparken, eski ticaret yolları ve antik pazarların izlerini görebilirsiniz. Kültepe (Kaniş-Karum) Ören Yeri, Kayseri’de tarih ve kültürle iç içe bir macera yaşamak isteyenler için mükemmel bir durak; çünkü burada her köşe, geçmişin bir parçasını keşfetmeniz için sizi bekliyor!
Talas
Talas, Tarih kokan sokakları, taş binaları, eski evleri, cami ve kilisesiyle Kayseri’nin en güzel yeri. Gayrimüslimlerin yaşadığı dönemde Kayseri’nin ticaret merkezi olan Talas, hem doku ve hem de atmosferiyle eski kültürel dokusunu misafirlerine hissettirebilen bir yerleşim yeri.
Bağlar, bahçeler, meyvelikler arasına gömülü; Aşağı Talas ve Yukarı Talas olarak iki ayrı bölümden oluşan mahallede, Yukarı Talas’ta ağırlıklı olarak Ermeniler ve Rumlar, Aşağı Talas’ta ise Müslümanlar yaşamış. Harman Camii, Ali Saip Paşa Camii, Yukarı Talas’ta yer alan Amerikan Koleji görülmesi gereken yerlerden. Eski Talas binalarını kent yaşamına dâhil etmeye yönelik çalışmalar sürüyordu
Kapadokya
Kayseri gezilecek yerler listemizin bonus maddesi: Kapadokya! Teknik olarak Kayseri’ye bağlı değil ama o kadar yakın ki, seyahatinize kesinlikle dahil edilmeyi hak ediyor. Kayseri’nin yaklaşık 80 kilometre güneydoğusunda yer alan Kapadokya, sıra dışı peri bacaları, büyüleyici vadiler ve tarihi mağara yerleşimleriyle adeta bir doğa harikası.
Burada, sıcak hava balonlarıyla gökyüzünde süzülürken, “dünyanın en renkli tablosunda uçuyorum” hissini yaşayacaksınız. Kapadokya’nın vadilerinde yapılacak yürüyüşler, sizi eski zamanların gizemli havasıyla tanıştıracak. Ayrıca, yer altı şehirlerinde kaybolmak, bir zamanlar buralarda yaşamış uygarlıkların maceralarını adeta yaşayarak keşfetmenizi sağlayacak. Kapadokya, seyahatinize unutulmaz bir renk katacak ve fotoğraf albümünüzü muhteşem anılarla dolduracak!