Reykjavik, İzlanda‘nın başkenti ve yeryüzünde kutup bölgesine en yakın başkent olma unvanına sahip, ülke nüfusunun yarısını barındıran bir şehir. İzlanda’nın güneybatısında bulunan Reykjavik, soğuk bir ülkede yaşamı tecrübe etmek isteyen gezginler için oldukça popüler bir turizm merkezi.
İzlanda’nın turizm, kültür, ekonomi ve siyaset merkezi olan Reykjavík’in şirin eski şehir bölgesinde, renkli evler, hediyelik eşya dükkanları, güzel yemek ve içki sunan kafe ve barlarıyla küçük bir alanı kapsıyor. Diğer yandan şehir birçok müze, sanat galerisi, nefis şehir parkları ve botanik bahçeleri gibi açık alanların yanı sıra, pek tarihi yapı ve katedral barındırıyor.
Reykjavik Gezilecek Yerler
İzlanda’ya özgü bir tatil için iyi bir başlangıç veya bitiş noktası olan kent, gezilecek yerlerin birbirine yakın olmasıyla, kesinlikle yürüyerek ve bisiklet kiralayarak keşfedilebilecek oldukça güzel bir şehir. Yürüyüş ve bisiklet turları için uzun ve birinci sınıf yollar neredeyse tüm şehri çevreliyor. Reykjavik, doğa harikası şelaleleri, dünyanın en güzel termal gölleri, volkanları, sıra dışı plajları, ilgi çekici kültürü ve eşsiz kuzey ışıklarıyla ülkenin en gözde adresi.
1. Hallgrimskirkja
Reykjavik’te bulunan bir Lutheran kilisesi olan Hallgrimskirkja, herhangi bir kilise değil. İzlanda’nın en büyük ve en uzun kilisesi olan 75 metre yüksekliğindeki yapı, ülkenin başkentinde, modern tasarımıyla Ateistler için bile mutlaka görülmesi gereken bir yer.
Şehri kuşbakışı izlemek isteyenler için harika bir adres olan Hallgrímskirkja Kilisesi, bölgenin en popüler turizm adresleri arasında gösteriliyor. Giriş için ücret istenen Hallgrímskirkja Kilisesi’nin bahçesinde İzlandalı kaşif Leif Ericsson’un heykeli de bulunuyor.
Dağ tepesine benzer görünümüyle hayli etkileyici olan kilise, İzlanda’daki dağlar, kayalar ve buzullara benzemesi için bu şekilde tasarlandı. Kilise rahipleri binanın Katolik kilisesinden daha yüksek olmasını istediklerinden bu benzersiz binanın inşaatı 1945’te başladı ve tam 41 yılda tamamlandı.
2. Solfar Heykeli
Sun Voyager olarak da bilinen Solfar Heykeli, Atlas Okyanusu kıyısında Saebraut Yolu’nda bulunuyor. Jon Gunnar Arnason tarafından tasarlanan eser, Reykjavik’in kuruluşunun 200. yıldönümünü kutlamak üzere düzenlenen heykel yarışmasında birinciliği kazandı.
Jon Gunnar Arnason’ın çalışması, geçmişte yaşayan Avrupalıların, Moğolistan’a ulaşmak için güneşi takip etmelerini ve bu şekilde İzlanda’ya göçmelerini simgeliyor. Viking gemisine benzeyen devasa bir soyut çelik heykel olan Solfar Heykeli, güneşin bir parçası sayılıyor.
3. İzlanda Ulusal Müzesi
Ülkenin tarihini, Viking yerleşimlerinden günümüze dek gözler önüne seren İzlanda Ulusal Müzesi, 1863’ten bu yana kurulan yerleşim dönemine ağırlık veriyor. Ülkeyi yöneten liderlerin savaş aletleri, gök gürültüsü tanrısı Thor’un boğa heykeli ve içki boynuzlarını görebileceğiniz müzenin en değerli eseri ise Valşjófsstáğir Kilise Kapısı.
13. yüzyıla ait bir kapı olan Valşjófsstáğir, bir aslanı kurtarmak için ejderha öldüren şövalyeyi ve sonrasında da aslan ile kadim dost oluşunu tasvir ediyor. Barındırdığı 2 binden fazla eserle, benzersiz bir binada yer alan müzeyi kesinlikle sesli rehberle gezin.
4. Yerleşim Sergisi
Reykjavik’in geçmişini merak ediyorsanız, Saga Müzesi ile Yerleşim Sergisi’ni mutlaka ziyaret etmeniz gerekiyor. Reykjavik Kent Müzesi içerisinde bulunan Yerleşim Sergisi ziyaretçilerini Reykjavik’in MÖ 871’de, ilk yerleşimin başladığı dönemlere götürüyor.
Sergi, 910-1000 yılları arasındaki yerleşimi gösteren bir salon üzerinde dursa da aslında 2001’de keşfedildi. Bu salon, İzlanda’nın en eski insan yapımı yapılarından biri. İçerideki sergide Vikingler tarafından kullanılan kalıntıları da görebilirsiniz.
5. Perlan
Perlan veya İnci, Reykjavik’in pek çok amaca hizmet eden kent simgelerinden biri. Aslında Perlan, bir sergi ve konser mekânı, ancak kent sakinlerinin kullanımı için jeotermal sıcak su içeren 6 büyük tanka sahip.
Tanklar arasında bir atriyumun bulunduğu yapıda, alt kat Kış Bahçesi olarak kullanılırken 4. katta, ziyaretçilerin, Reykjavik’in ve çevrenin panoramik görüntüsünü izleyebilecekleri bir seyir terası bulunuyor. 1988’de Oskjuhlid Tepesi’nin üzerine inşa edilen binanın dışında bile insan yapımı bir gayzer var.
6. Harpa
Henüz 2011’de açılmış olmasına rağmen, Harpa, Reykjavik’in en önemli yerlerinden biri olarak kabul ediliyor. Konferans ve konserlere ev sahipliği yapan mekân, en çok göz alıcı mimarisi ile ilgi görüyor. Harpa’nın çelik çerçevesini farklı renkleri ile cam paneller çevreliyor.
Bina ilk olarak Reykjavik’te konserlere ev sahipliği yapmak için hazırlandığında, konser canlı olarak televizyonda yayınladı. İnşaat tamamlanmadan önce Harpa, Gæska: Skáldsaga’nın film versiyonu için geçici bir camiye dönüştürüldü. Sunduğu etkinlikler arasında Uluslararası Caz Günü ve Reykjavik Çocuk Kültürü Festivali yer alıyor.
7. Arbaer Açık Hava Müzesi
Arbaer Açık Hava Müzesi, Reykjavik’in geçmişi hakkında bilgi edinmek isteyenlerin ideal adresi. 1957’ye kadar çalışır halde bir çiftlik olan Arbear, canlı bir tarih müzesine dönüştürüldü. Reykjavik sakinlerinin köy ve çiftliklerde yaşadıkları dönemde giydikleri ve kullandıkları etnografik eserlerin görülebildiği Arbaer Açık Hava Müzesi’nde, eski otomobil şovları gibi çeşitli etkinliklerle geçmiş dönem aydınlatılıyor.
8. Laugavegur
Alışveriş yapmayı seven gezginlerdenseniz, Reykjavik’in ana alışveriş caddesi olan Laugavegur tam size göre. Kent merkezinde bulunan Laugavegur, başkentin en eski sokaklarından biri. İsminin anlamı, Reykjavikli kadınların çamaşırlarını yıkadığı bir kaplıcaya çıktığı için ‘yıkanma yolu’ olan Laugavegur, tarihi bir semtte hipster dükkanlarıyla dolu.
Vogue tarafından ‘aşırı soğuk’ olarak nitelendirilen Laugavegur, özellikle cuma ve cumartesi geceleri, barındırdığı kentin en iyi restoranları ile gözde bir gece hayatı merkezine dönüşüyor. Laugavegur’da şık giysilerden ev eşyalarına dek pek çok şey satın alabileceğiniz gibi, bölgeyi yalnızca iyi vakit geçirmek için de ziyaret edebilirsiniz.
9. Volkan Evi
Volkanlar bakımından en aktif ülkelerden biri olan İzlanda’da, her biri 3-5 yılda bir patlayan 200 yanardağ bulunuyor. Volkan Evi, bu volatilite hakkında daha fazla bilgi edinmek için en iyi yer. İzlanda’nın jeolojik geçmişini gösteren sergide, adada bulunan mineraller sergileniyor. Diğer müzelerden farklı olarak, Volkan Evi, ziyaretçilere ‘dokunabilirsiniz!’ diyen işaretler de gönderiyor. Müzede ünlü patlamalarla ilgili belgeselleri de izleyebilirsiniz.
10. Saga Müzesi
Savaşçı Norsemen’ın İzlanda tarihi üzerindeki etkileri hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenlerin ziyaret edebileceği Saga Müzesi’nde, bazen ‘kana susamış’ olarak nitelendirilen görüntülerle, ülkenin erken yerleşiminde Norsemen’in dönemini yaşatıyor. Bu korkunç insanların bal mumu figürleri ile kostümlü Norsemen’i görebileceğiniz müzede, sıradan insanların günlük yaşamlarını nasıl sürdürdüklerine da tanık olabilir ve hatta dilerseniz Norsemen kostümü ile resim de çektirilebilirsiniz!
11. Blue Lagoon
İzlanda’nın soğuk ikliminde bile içinizi ısıtan bir sıcaklığa sahip olan Blue Lagoon, şehre gelen turistlerin en sık ziyaret ettiği yerlerden biri. Özellikler resmi tatil dönemlerinde bir hayli kalabalık olan bu kaplıcanın ortalama sıcaklığı 37 dereceyi buluyor.
12. Tjörnin
Hljómskálagarðurinn (Music Pavillion Park) adı verilen bir park çevresinde yer alan Tjörnin (The Pond), içerisinde ördeklerin yüzdüğü şirin bir gölet. Güneşli havaların tadını çıkarmak isteyenlerin gözdesi olan bu gölet, şehir merkezi çevresinde yerel halkın en çok ilgi gösterdiği yerlerden.
İzlanda’nın başkenti ve en büyük şehri olan Reykjavik’te gezilecek yerler bunlarla sınırlı değil. Cennet göller, volkanlar, şelalelerle doğanın en güzel manzaralarına tanıklık edebileceğiniz ülke için yalnızca bir başlangıç. Siz de Reykjavik uçak bileti kampanyalarını takip ederek bu etkileyici şehrin sokaklarında birbirinden ilginç hatıralar biriktirme şansı yakalayabilirsiniz.
Türk vatandaşlarından vize talep eden İzlanda, Avrupa Birliği üyesi olduğu için bu etkileyici ülkeye doğru yola çıkmadan önce Schengen vizenizi almayı da unutmayın. Yolda olmanın keyfini çıkarın.
