Büyük bir açık hava müzesini andıran Roma, Orta çağ ve Rönesans dönemine ait eserleri, tarihi, denizi, güneşi ve serin akşamlarıyla herkese farklı renkler sunan bir şehir. Hal böyle olunca Roma’da yapılacak yüzlerce şey geliyor insanın aklına. Özellikle de kalma süresi uzayınca yapılabilecek şeyler daha da çeşitleniyor.
‘Sonsuz Şehir’ unvanının tam karşılığı olarak, Roma bir ömür yaşanabilecek kadar güzel ve keşfetmekle bitmeyecek kadar zengin. Antik dönemden bu yana, yalnızca Avrupa’nın değil dünyanın merkezinde olmayı başarmış şehirlerden biri olan Roma, Roma İmparatorluğu’na başkentlik yapan ve günümüz Avrupa kültürünün de merkezinde olmayı hak etmiş metropollerden biri.
İtalya‘nın başkenti Roma, hem Avrupa’nın hem de dünyanın en fazla ziyaretçi ağırlayan şehirlerinden. Zengin tarihi mirası, hareketli gece hayatı, muhteşem meydanları, sokak çeşmeleri, rengarenk müzeleri, yemyeşil parkları ve sıcakkanlı insanlarıyla kent hoş bir atmosfere sahip.
İtalya’nın fantastik başkenti Roma’yı hakkını vererek keşfedebilmek için en az bir hafta süre ayırmak gerekiyor. Buram buram kültür tarih kokan bu şehri kısa sürede gezmek isteyenlere öneriler bu yazıda.
İster Antik Roma’nın kalıntılarını görmeye gidin, ister Kutsal Vatikan’ı ziyaret edin, isterseniz de kentin tarih kokan daracık sokaklarında İtalyan lezzetlerini tadın; Roma’da şehrin ne yanına giderseniz gidin her zevke hitap eden sürprizlerle karşılaşacaksınız. Roma uçak bileti seçeneklerine göz atın.
Roma Gezilecek Yerler
Roma’yı ilk defa ziyaret edecekler için Hop on-Hop off otobüsler uygun bir seçenek. Eğer bir Avrupa şehrini ziyaret ediyorsanız bu otobüsleri ilk 1 ya da 2 gün kullanın. Şehrin dokusu ve görülmesi gereken yerleriyle ilgili hızlıca genel bir bilgiye sahip olmak açısından da önemli.
Roma’yı ziyaret etmek için en güzel zamanın Mayıs yada Eylül ayları olduğunu hatırlatayım. Turist yoğunluğunun nispeten azaldığı aylarda hava da çok sıcak olmuyor.
1. Kolezyum ve Konstantin Kemeri
Kolezyum‘a (The Colosseum) gitmeden Roma’yı ziyaret ettim diyemezsiniz. Roma’nın en çok ziyaret edilen tarihi yerlerinden Kolezyum’un resmi adı Flavianus Amfi Tiyatrosu. Roma Dönemi’nde inşa edilen yapı o dönemde inşa edilen en büyük antik tiyatro unvanına sahip. Geçmişte gladyatör savaşlarına sahne olan mekan, Roma’nın sembollerinden.
MS. 70 ila 80 yılları arasında yapılan Roman Kolezyumu gladyatör ve aslan dövüşlerinde 70 bin kişiye ev sahipliği yapıyordu. Eğer Russell Crowe’un oynadığı gladyatör filmini izlediyseniz nasıl bir ortamdan bahsettiğimizi az çok anlamışsınızdır. Yaklaşık 500.000 insan ve 1 milyon hayvanın öldürüldüğü tahmin edilen bu arenanın inanılmaz iyi korunduğunu gözlerinizle görmelisiniz.
Yapının dış kısmında sayısız kemer ve bazılarında da içeriye doğru devam eden koridorlar bulunuyor. Üst katlardaki kemerlerin hepsinde gladyatör figürleri var. Ayrıca muhteşem güzellikteki Konstantin Kemeri‘ni görmeyi ihmal etmeyin. Hemen Kolezyum’un çıkışında bulunuyor. MS. 315 yılında Konstantin’in Maxentius karşısında aldığı ilk zafer adına yapılmış.
2. Roma Forumu
Antik Roma’nın gerçek anlamda kalbini oluşturan Forum, Roma hükumeti ve imparatorluğunun bulunduğu, aynı zamanda ekonomik ve finansal işlerin yürütüldüğü bir merkez halindeymiş. Burada görecekleriniz MÖ 7.yüzyıla ait kalıntılar.
Kalıntıların dışında ise birçok tapınağı inceleme şansınız olacak. Bu bölgede sıralanmış sütun ve köprüler dönemin generallerine ve kazanılmış savaşlara adanmış. Senato binaları ve daha bir çoğu da yine aynı bölgede bulunuyor.
3. Pantheon
Pantheon, Roma’nın en tekileyici tarihi yapılarından. Roma tanrılarına adanan bir tapınak olan Pantheon, Roma’nın en önemli ve en eski tarihi yapılarından biri. 7. yüzyıldan itibaren kiliseye dönüştürülen yapı, zaman yolculuğuna çıkmak isteyenlerin uğrak noktası.
Olimpos tanrılarına adanmış bir tapınak olarak inşa edilen yapı Yunanca’da ‘Tüm tanrıların’ anlamına geliyor. Orijinalinin MS. 80’de çıkan bir yangın sonucunda hasar görmesiyle yeniden inşa edilen yapının, 142 fit uzunluğundaki devasa kubbesi halen dünyanın en büyük betonarme kubbesi olma özelliğini koruyor. 2000 yıl önce yapılmış olduğuna inanmak gerçekten çok zor.
609 yılında kiliseye dönüştürülen yapı halen ibadethane olarak kullanılmaya devam ediyor. Pantheon’un içinde Vittorio Emanuele II’nin ve ressam Raphael’in mezarlarını görebilirsiniz. Pantheon’a giriş ücretsiz. Pantheon’un etrafında ise birçok kafe ve restoranlar bulunuyor. Öğle yemeğini buralarda yiyip hediyelik eşyalar bakabileceğiniz pek çok yer bulunuyor.
4. San Clemente Bazilikası
San Clemente Bazilikası 1. yüzyılda bir pagan tapınağı olan ve 4. yy’da üzerine Hristiyan kilisesi yapıldıktan sonra 1100 yılında bu kilisenin kalıntıları üzerine inşa edilmiş. Üst üste gelmiş bu 3 kilisenin birleşiminden oluşan tapınak, ender görülen özelliğiyle yapılacak yapılacak 10 şey listesine dahil olmayı hak ediyor.
İçerisindeki muhteşem kubbe ve milyonlarca küçük mozaik parçasından oluşan haç, olağanüstü bir görüntüye sahip. Evet bu devasa yapı 1 santimetre karelik küçük mozaiklerden meydana gelmiş. Gerçekten büyüleyici!
5. Trevi Çeşmesi
Trevi Çeşmesi, Roma’nın en sembolik noktalarından biri. Papa XII. Clement tarafından Heykeltıraş Nicola Salvi’ye yaptırılmış dünyanın en ünlü çeşmelerinden biri. 1762 yılında aralarında Salvi, Bracci ve Pannini’nin de bulunduğu birçok sanatçının ortak çalışmasıyla ortaya çıkmış.
Çeşmenin ortasına konumlandırılmış Neptune ve Tritons’un heykelleri de harikulade. Antik Roma’da ticaret, siyaset gibi günlük hayatın kalbinin attığı Roman Forum’da gezinirken kendini tarihin bir parçası gibi hissediyor insan.
Klasik ve barok stilde tasarlanan çeşmenin deniz kabuğu şeklindeki havuzu şahane heykellerle süslü. Trevi Çeşmesi’ni ziyaret ettiğinizde, havuzuna para atıp dilek tutmayı unutmayın.
6. İspanyol Merdivenleri
Roma’nın zaman kavramını kaybettiren, en klasik yerlerinden biri olan tam 138 basamaklı İspanyol Merdivenleri (Spanish Steps) Piazza di Spagna’dan en tepedeki Trinita dei Monti kilisesine kadar uzanıyor.
Roma’nın en canlı noktalarından olan İspanyol Merdivenlerine eskiden oturup gelip geçeni izliyordu turistler. Ama son yıllarda getirilen bir yasak nedeniyle artık merdivenlere oturmak yasak. Sadece fotoğraf çekilebiliyorsunuz. Özellikle akşam üzeri merdivenler etrafındaki ışıklandırma ile harika görünüyor.
7. Vittorio Emanuele II Anıtı Cam Asansörü
Roma’ya tepeden muazzam bir bakış! Beyaz mermerden yapılmış devasa bina 1935 yılında Vittorio Emanuele II adına yapılmış. Roma Forumunun ve Capitoline Tepesinin hemen yanındaki tepede bulunuyor. Tasarımı ve bulunduğu yer bakımından birçok Romalının pek de hoşlanmadığı bir yer aslında.
Burasıyla ilgili olarak söylenebilecek güzel şey, tepeye çıkarken kullanılan camdan yapılmış asansör. Bu asansörle en tepedeki gözlem bölgesine çıkıp Roma’nın ve antik kalıntıların manzarasını izleyebilirsiniz.
8. Piazza Navona
Piazza Navona antik Roma Sirkinin (Oval şekilde bir gösteri arenası) 1.yy’da yapılmış bir bölgesiydi. Hatta bugün bile piazza aynı eliptik şeklini korumayı başarmıştır. Burası hakkında en bilinen özellik ise 1651 yılında bulunan Bernini’nin Dört Nehir çeşmesi.
Çeşmenin 4 köşesinde bulunan 4 tanrı dünyadaki 4 büyük nehri temsil ediyor. Piazza’nın tam ortasında bulunan bu çeşme dışında biri kuzey diğeri de güney ucunda bulunan iki çeşme daha yine aynı bölgede.
Eğer Tom Hanks’in oynadığı Angels and Deamons filmini izlediyeniz, Cardinal Baggia’nın boğularak öldüğü 4. İlluminati işaretinin 4 nehir çeşmesinin tepesinde bulunan obelisk olduğunu fark edeceksiniz.
9. Villa Borghese
Villa Borghese, Roma Borghese bahçesinin tam ortasında bulunuyor ve Roma’nın ender yeşil bölgelerinden biri. Ev Kardinal Borghese’nin yaşadığı ve sanat eserlerini sergilediği bir yer olarak kullanılıyordu.
Bugünse muhteşem sanat eserlerinin sergilendiği bir galeri olarak kapılarını ziyaretçilerine açıyor. Aralarında Bernini, Caravaggio ve Canova gibi dünyaca meşhur sanatçıların bulunduğu şahane heykelleri görebilirsiniz.
10. Vatikan
Vatikan, Hıristiyanlığın Katolik mezhebinin yönetim merkezi. Vatikan, Roma şehir merkezinin oldukça yakınında bulunan ve papaların ikamet ettiği Katolik Kilisesinin merkezi olan, küçük bir devlet. Dünyaca ünlü, eşsiz katedral, müze ve heykellere ev sahipliği yapıyor.
Roma şehir sınırları içerisinde etrafına çekilmiş yüksek duvarlarla ondan ayrılıyor. Turist yoğunluğu nedeniyle gün içinde nüfusunu ikiye katlayan Vatikan, dünyanın en çok ziyaret edilen ülkesi.
Dan Brown’ın Melekler ve Şeytanlar kitabını okuyan ya da filmini izleyenlerin aşina olacağı gizemli Sistine Şapeli ise Vatikan sınırlarında bulunan San Pietro Bazilikası’nın içerisinde yer alıyor. Muazzam bir yapı olan bu önemli dini, tarihi yapı aynı zamanda çok ünlü eserleri de barındırıyor.
Roma gezisinin en önemli noktalarından biri olan Vatikan’da mutlaka görmeniz gereken yerler:
Aziz Petrus Meydanı, Bernini tarafından 1656-1667 yılları arasında yaptırılmış.
Aziz Petrus Bazilikası Michelangelo’nun ünlü La Pietà’sına ev sahipliği yapan, Roma’nın en büyük 4 bazilikasından biri.
Vatikan Müzeleri dünyanın en önemli sanat koleksiyonunun yer aldığı toplam 54 galeriden meydana geliyor. Bu kompleksin içerisindeki Michelangelo’nun muhteşem freskleri ile ünlü Sistine Şapeli.
Vatikan Bahçeleri, Rönesans ile Barok tarzı birçok çeşme ve heykelle bezeli, büyük bitki çeşitliliğine sahip.
11. Venezia Meydanı
Piazza Venezia Türkçe’de Venedik Meydanı olarak bilinen, Roma’da yerel halkın ve kentin ziyaretçilerin buluştuğu, kentin kalbinin attığı bir merkez. Çevresinde onlarca kafe, restoran ve mekanın yer aldığı meydanda St. Maria Maggiore Bazilikası da bulunuyor.
12. Roma Çağdaş Sanatlar Müzesi
Roma’da yalnızca bir sanat müzesi gezecek vaktiniz varsa o süreyi ülkenin en kapsamlı modern ve çağdaş sanat müzesi olan Roma Çağdaş Sanatlar Müzesi’ne (MACRO) ayırın! Müzede hem dünyaca ünlü ressamların hem de İtalyan sanatçıların göz alıcı eserlerini görme şansınız var.
13. Napoli ve Pompei turu
Dünya üzerinde 2000 yıl öncesinden bu yana olduğu gibi kalabilen yegâne antik şehirlerden biri olan Pompei, Vezüv Yanardağının getirdiği lavlar ve küller altında kalmış, taşlaşmış insanları görebileceğiniz tek şehir. Roma’ya gelmişken bu eşsiz alanı görmek için mutlaka zaman ve bütçe ayırın. Daha sonra da İtalya’nın egzotik ve romantik liman kentlerinden biri olan Napoli’de birkaç saat geçirmeyi ihmal etmeyin.
14. Outlet ve Göller Bölgesi turu
Outlet ve Göller Bölgesi’nde ise keyifli bir gün geçirebilirsiniz. Turun ilk durağı olan Castel Gandolfo’da, Papa’nın yazlık sarayı, dünyanın ilk posta kutusu ve muhteşem manzarasıyla Albano Gölü’nü görebilirsiniz.
Ardından, Nemi Köyü’nde keyifli bir yürüyüş yapabilir, ünlü dağ çilekli turtasını tadıp alışveriş yapabilirsiniz. İtalya’nın en ünlü Outlet’i olan Castel Romano Outlet’te alışveriş yapabilirsiniz. Roma’da görülmesi gereken yerler elbette bu adreslerle sınırlı olamaz.