Karadeniz Bölgesi'nde deniz kıyısında yer alan Zonguldak, özellikle limanıyla Türkiye'nin Karadeniz ülkeleriyle arasındaki deniz ticaretinde önemli bir yere sahip. Ayrıca Türkiye'nin en zengin taşkömürü madenlerini barındırıyor.
Tarihi
MÖ. 2500'lere uzanan bir geçmişe sahip olan Zonguldak'a ilk yerleşenler Hattiler, daha sonra ise Hititler olmuş. Ardından, Frig, Pers, Büyük İskender, Roma, Anadolu Selçuklu, Cenevizliler, Candaroğulları ve Osmanlı hâkimiyetine girmiş. Zonguldak aynı zamanda Hristiyanlığın ilk yayıldığı bölgelerden biri olma özelliği kazanarak İsa'nın havarilerinden olan Adreas bugün de görülebilen Kutsal İbadet Mağaralarında ilk ayinlerini düzenlemiş. 1460'ta Fatih Sultan Mehmet'in Amasra'yı almasıyla Zonguldak ve çevresi tamamen Osmanlıların eline geçmiş. II. Mahmut döneminde bölgede ilk kömürün bulunmasıyla, 1848'de açılan ilk kömür ocaklarını Belçikalı ve Fransız şirketler işletmiş. Ayrıca Zonguldak limanı I. Dünya Savaşı'nda Sarıkamış'a gidecek malzemelere ev sahipliği yaparak Kurtuluş Savaşı'nda ise Sovyet Rusya ile ilişkilerde önemli bir rol oynamışsa da savaşın ardından Fransız işgaline uğrayan Zonguldak ve Karadeniz Ereğli 21 Haziran 1920'de de bölgeyi terk etmişler.
Gezilecek Yerler
Karadeniz'in incisi Zonguldak'ta gezilip görülecek pek çok yer bulunuyor. Denizi, doğası, mağaraları, kültürü ve mutfağıyla Anadolu'nun en güzel yerlerinden biri. Antik dönemin önemli yerleşim birimlerinden biri olan Filyos Ören Yeri, MÖ. 7. yüzyılda yapıldığı düşünülen yapıların bulunduğu bir alan. Tarihi boyunca siyasi güç oluşturamayan ve Ereğli ile Amasra'nın gölgesinde kalan kent, Roma döneminde MÖ. 70'te yağma edilmesinin ardından yeniden inşa edilerek bir ticaret ve balıkçı kenti olmuş. Bizans döneminde MS. 5. yüzyılda önemli bir dini merkez oldu. Günümüzde Filyos'un bulunduğu alanda eski kentten toprak üstü kalıntı olarak Roma, Bizans ve Orta Çağ dönemlerine tarihlenen kale, sahil surları, su kemeri, tonozlu galeri, tiyatro, savunma kulesi ve çeşitli mezarlar görülebilir.
Günümüzde sahip olduğu 3000'i aşkın arkeolojik eserle önemli bir müze olan Karadeniz Ereğli Müzesi'nin de yer aldığı Halil Paşa Konağı 2. Abdülhamit döneminde yaptırılmış. Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı dönemlerine ait çok sayıda tarihi eseri barındıran köşk kent merkezinde yer alıyor. Bizans Dönemi'nde 13. Yüzyılda yapılan Ereğli Kalesi'nde ise iç ve dış avlu, kule, mühimmat ve erzak deposu, sarnıç ve odalar bulunuyor. Bunun dışında 1661'de Köprülü Mehmet Paşa tarafından yaptırılan Köprülü Cami, Filyos Kalesi, Kozlu Kilisesi, Yeni Cami, Orhangazi Cami (Ayasofya Kilisesi), Bastoncular Çarşısı ve Bozhane Hamamı kentin diğer tarihi dokularını oluşturuyor.
80 km'lik kıyı şeridi boyunca çok sayıda doğal plaj ve kumsalın bulunduğu Zonguldak'ta, Sazköy, Filyos, Türkali, Göbü, Hisararkası, Uzunkum, Kapuz,Karakum, Değirmenağzı, Ilıksu, Kireçlik, Armutçuk, Karadeniz Ereğli, Mevreke, Alaplı ve Kocaman mevkilerinde yaz boyunca denize girmek mümkün. Pek çok orman ağacı türünün bir arada bulunduğu eşsiz bir ekosistem özelliğine sahip olan Çitdere Tabiatı Koruma Alanı, dünyada eşine ender rastlanan bitki ve yaban hayvanları topluluğuna ev sahipliği yapıyor. Bununla birlikte Ulutan, Kızılcapınar, Dereköy, Çobanoğlu Göletleri, Güneşli Şelaleleri ve sayısız mesire yerleri de Karadeniz coğrafyasının güzelliklerini yansıtıyor. Özellikle de Safranbolu'ya 50 km mesafede yer alan Ulu Yayla, 1200 m yüksekliğindeki Ovacıma Kasabasında bulunuyor. Zonguldak Kent Ormanı, Dirgine Çayı Rafting Parkuru, Bostandüzü Dinlenme Alanı, Bölüklü Yayla ve Harmankaya Şelaleleri ise kentin doğal güzelliklerinden bazıları. Sarkıtları ve gizemli atmosferiyle Erçek Deresi civarında yer alan ve kentin en uzun ikinci mağarası olan Gökgöl Mağarası; tarih öncesi zamanda oluşan ve içinde salon adı verilen büyük odaların yer aldığı Sofular Mağarası; mitolojide Hades'in ölüler ülkesi olarak adı geçen ve Herkül'ün altın postu bulmak için girerek görevini tamamladığı yer olarak bilinen Cehennemağzı Mağaraları; çevresi müthiş bir doğa manzarası barındıran ve Kızlar Çayında yer alan Kızılcapınar Baraj Gölü, yöre halkı ve yerli turistler tarafından pek çok hastalığa şifa verdiği söylenen Kozlu Kaplıcası kentin mutlaka görülmesi gereken doğal güzellikleri. Ayrıca, Fatih Sultan Mehmet'in emriyle dikilen Fetih Çınarları altında soluklanmadan bu güzel şehirden ayrılmayın.
Yeme-İçme
Zonguldak'a özgü yöresel lezzetler genellikle un ve etli yemeklerden oluşuyor. Mancar denilen kara pancardan yapılan Mancar Sarması, sütlü ve unlu bir çorba olan Uğmaç Çorbası, mısır unu, su, pekmez, tereyağı ve ceviz içi ile yapılan yemek olan Malay, genellikle Kurban Bayramlarında yapılan Bayram Tiridi, mısır unu ile etli bir çorba olan Pumpum Çorbası, Rulo şeklinde yapılan yufkaların üzerine kıyma ve et konularak yapılan Kıymalı Islama en çok tüketilen yemekler.
Ulaşım
Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde bulunan ve şehir merkezine 8 kilometre uzaklıkta yer alan Çaycuma Havalimanı'ndan şehirlerarası uçuşların yanı sıra Almanya'ya da uçuş seferleri düzenleniyor.