Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan Elazığ, Fırat'ın ve kollarının coşup çağladığı verimli bir ova üzerinde kurulduğundan, Paleolitik çağdan bu yana 4,000 yıllık tarihiyle Anadolu'nun en eski yerleşim birimlerinden biri olmuş.
Tarihin her döneminde Anadolu'da kurulan medeniyetlerin buluşma noktası olan Harput, yüzyıllar boyunca Müslüman, Ermeni ve Süryani nüfusun iç içe olduğu ve yoğun kültürel etkileşimin yaşandığı bir coğrafya.
Doğu Anadolu Bölgesi'ni batıya bağlayan yolların kavşak noktasında bulunan Elâzığ'ın, MÖ. 3,000'li yıllarda Harput kentinin ovadaki devamı olarak ve İşuva ismiyle kurulduğu biliniyor. Büyük Selçuklu'nun Anadolu hakimiyeti ile Malazgirt Savaşının ardından tamamıyla Türklerin eline geçen Elazığ, Çaldıran zaferinin ardından da Osmanlı hakimiyetine girmiş.
Vali İsmail Paşa'nın teklifi ile Mamuret-ül Aziz adını alan Elazığ, telaffuzunun güçlüğünden dolayı halk arasında El'aziz olarak söylenegelmiş. Atatürk 1937'de tahıl ambarı, bolluk ve bereket anlamına gelen El'azık adını uygun görmüş olsa da zamanla ses uyumu ve söyleniş kolaylığı bakımından Elâzığ olarak kullanılır olmuş.
Elazığ Gezilecek Yerler
Tarihin kadim izlerinin şehrin suretinde dalgalandığı bu güzel kent, kültür miraslarımızdan biri olarak karşımıza çıkıyor. Elazığ Malatya yolunun 51. kilometresinde bulunan Kömürhan Köprüsü, diğer adıyla İsmet Paşa Köprüsü, Karakaya Barajının yapımından sonra sular altında kalmış. Tarihi öneme sahip bu köprünün geçmişi 4. Murat'a kadar uzanıyor. Padişahın ölümü ile yarım kalan köprü, ancak Cumhuriyet döneminde tamamlanabilmiş.
İç ve dış olmak üzere iki bölümden oluşan Harput Kalesi, Urartular tarafından dikdörtgen bir plan üzerine kurulu. Kale, bugünkü Elazığ'ın güneydoğusundaki ovaya hakim yalçın kayalar üzerinde bulunuyor. Söylenceye göre kalenin yapımında kullanılan harca su yerine süt konmasıyla halk arasında Süt Kalesi olarak da anılır olmuş.
Süryani Kadim Meryem Ana Ortodoks Kilisesi ise Harput Kalesi'nin doğusunda, zamanında büyük bir mahalle olan Süryani Mahallesinin üst kısmında yer alıyor. Fakat bu mahalleden günümüze kadar gelebilen yalnızca küçük bir hamam kalıntısı ve kilise olmuş. MS 179'da zemini ile arka duvarı Harput Kalesinin üzerine yapılan ve manastır olarak kullanılmış olan kilise, 1999'da bakım yapılarak ibadete ve ziyarete açılmış. Kilise Süryanilerin Anadolu'daki üçüncü büyük kilisesi konumunda.
Artuklular zamanında yapılan ve Anadolu'daki en eski yapılardan biri olan Ulu Cami, Akkoyunlu devrine ait Sarahatun (Sarayhatun) Cami, Osmanlılara ait Kurşunlu Cami Elazığ'ın en önemli tarihi yapıları. Yine çoğu Osmanlı döneminden kalma Hoca Hasan ve Cemşit Bey Hamamları ve türbeler de Elazığ'da görülebilecek tarihi yapılar arasında.
Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kampüsü içerisinde yer alan Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi'nin aynı zamanda bir bölge müzesi olma özelliği bulunuyor. Müzede, Keban Barajı göl sahasındaki kazılardan elde edilen çok önemli arkeolojik eserlerle birlikte etnografik eserler de sergileniyor.
Elazığ'ın tarihi eserleri kadar, adeta görmeseniz inanmayacağınız doğa harikaları da keşfedilmeyi bekliyor.
Sodasız ve tuzsuz suyu ile büyüklüğü nedeniyle yöre halkı tarafından Hazar Denizi olarak tabir edilen, şehir merkezine 22 km uzaklıktaki Hazar Gölü, dağların arasında maviyle yeşilin buluştuğu etkileyici bir manzara. Yalnızca manzarayla kalmıyor, klometrelerce uzayan bir sahil şeridi ve tertemiz bir plajı da var. Tam bir turizm cenneti olan göl ve çevresinde pek çok sosyal tesis de kurulmuş. Gölün berrak suları tekne gezileri ve su sporları açısından elverişli. Geçmişte, bölgede bulunan şehirlerin sular altında kalmasından dolayı, gölün derinliklerinde batık bir şehir bulunuyor. Bu durum Hazar Gölü Plajı'nın dalış için tercih edilmesine de vesile oluyor.
Kış turizmin geliştiği noktalardan biri olan ve Elazığ'a 30 km mesafedeki Hazarbaba Kayak Merkezi, adını Hazarbaba Dağı'ndan alıyor. Burada amatör ve profesyoneller için uygun pistler mevcut.
Atatürk Barajı'ndan sonra Türkiye'nin en büyük ikinci yapay gölü olan Keban Baraj Gölü'nde ise balık üretimi ve avcılık yapılıyor. Dünyanın en genç doğal şelalesi olan Çırçır Şelalesi, Keban Baraj Gölünden meydana gelmiş. Gölün çevresindeki alabalık tesisleri mola vermek için çok uygun bir nokta. Doğanın kucağında gülümseyerek anımsayacağınız manzaraya, taptaze alabalık ziyafeti eşlik ediyor.
Elazığ'a 12 km, Harput'a 4 km mesafedeki Buzluk Mağarası'nın özelliği jeomorfolojik yapısıyla meydana gelen klimatolojik şartları ve mağara içerisindeki hava sirkülasyonu. Bu sayede yazları serin kışları ise sıcak oluyor ve yiyecekleri saklamak için kullanılıyor. Mağara içerisinde meydana gelen buzların da bazı hastalıklara iyi geldiği söyleniyor. Zira bölgedeki pek çok kaplıca ve doğal maden suyu kaynağı da sağlık turizmi açısından epey turist çekiyor.
Yalnızca yerel halkın değil, turistlerin uğrak noktası olan bir başka yer de Kapalı Çarşı. Tarihi yapısı bozulmayacak şekilde restore edilen çarşıda, yöreye has Ağın Leblebisi, baharat çeşitleri, badem şekeri, pekmez, tulum peyniri, orcik, dut unu gibi birçok ürünü bulabiliyorsunuz. Bölgenin mutfak kültürünü yakından tanıyan çarşı esnafı da adeta kültürel rehberlik hizmeti veriyor.
Harput, Elazığ ve çevresinde özellikle düğünlerde 3-4 metre uzunluğunda sofralar kurulurmuş ve bunlara Somat, bu tür ziyafetlere de 'Somat Çekme' denirmiş. Taş ekmeği de denen Harput ekmek tatlısı, Harput köftesi, içli köfte ve gömme en meşhur yemekleri arasında.
Elazığ ve çevresinde yetişen ve Çedene ağacından toplanarak özel yöntemlerle yapılan Çedene Kahvesi, nefis kokusuyla Elazığ sokaklarında, sizi nerede olsanız buluyor. Kırk yıllık hatrıyla, sevdiklerinize de tatırmak için almadan dönmeyi düşünemiyorsunuz bile. Üstelik birçok hastalığa iyi gelmesiyle de ünlü.
Nasıl Gidilir?
Elazığ Havalimanı kent merkezine 12 km uzaklıkta, Elazığ-Diyarbakır karayolu üzerinde bulunuyor. Elazığ'a ulaşımın en kolay ve zahmetsiz şekli hava yolu. Elazığ Havaalanı'ndan İstanbul, Ankara, İzmir, Diyarbakır, Malatya, Şanlıurfa ve Samsun'a direkt uçuş mümkün.
Elazığ'ın en önemli karayolu bağlantısı; Ankara-Kayseri-Malatya üzerinden gelerek, Tunceli ve Erzurum'a giden devlet yolu. Bu karayolunun 156 km'si Elazığ il sınırları içinde.
Elazığ'da karayolu ile yolcu taşımacılığı yapan 3 otobüs firmasının yanında, Elazığ'dan transit geçiş yapan çok sayıda otobüs firmasının olması günün her saati, Elazığ'dan diğer illere ve diğer illerden Elazığ'a ulaşımı son derece kolaylaştırıyor. Şehir Ankara'ya 755 km, İstanbul'a 1199 km ve İzmir'e 1277 km mesafede.
Demiryolu ile Elazığ'a gelmeyi tercih edenler için, Elazığ-Ankara arasında Mavi Tren mevcut. Gardan hergün karşılıklı olarak, Malatya-Gaziantep-Adana ve Mersin'e Fırat Ekspresi, Haftanın 2 günü Van gölü Ekspresi, haftanın 1 günü Şam Ekspresi, Haftanın 1 günü Transasya Ekspresi seferleri bulunuyor. Malatya - Sivas - Kayseri - Ankara - Eskişehir - Bilecik - İstanbul (Haydarpaşa), Kütahya - Balıkesir - Manisa - İzmir - Konya - Afyon illerine ekspres treni ile ulaşım mümkün.
Elazığ yalnızca ülkemizin değil dünyanın da önemli kültür miraslarından biri. Bu kadim coğrafyanın her yanı tarih kokan havasını teneffüs etmek, bir uçak bileti uzaklığında.